Forex Yorumları

Son iki gündür ABD’den açıklanan verilerin, son haftalarda gelen ve oldukça Dolar olumlu verilere göre biraz daha az olumlu geldiğini görüyoruz. Bu gelişmelerin Dolar faizlerinin yükselişinin önünü kesmesine rağmen Dolar’ın değer kazanma eğiliminin artması Euro/Dolar paritesinin baskı altında kalmasına neden oluyor. Bunun ardındaki nedense bugün Avrupa Merkez Bankası’nın (AMB) vereceği faiz kararının beklentisiyle ilgili belirsizlik. Ne var ki AMB’nin faiz politikasında sürprizleri sevmemesi, bugün herhangi bir değişimin olabileceğine dair bir beklentinin gereksiz olduğunu düşünüyorum. Bu noktada olası bir ek parasal genişleme olmaması veya buna dair bir beklentinin oluşmayacağı, paritenin düşüşlerinin alım fırsatı olarak değerlendirilmesi gerektiğini gösteriyor.

İngiltere’de imalat sektörünün büyümesinde görülen yavaşlama, zaten yükselmekte olan Dolar karşısında Sterlin’in bir miktar gerilemesine şahit olduk. 1,58’li seviyelerden itibaren başlattığı düşüşün 1,52’li seviyelere gelmesinin ardından hemen bir düzeltme gelmesi beklenmiyor. Zira bu seviyelere olan hareketin çok yavaş ve kararlı olmasının ardında haklı nedenler var. Genel olarak Sterlin faizlerinin yükselmekten uzak olması ve İngiltere’den açıklanan ekonomik verilerin heyecanlandırıcı rakamlarla gelmeyişi paritenin şimdilik aşağı yönlü hareket etmesine neden oluyor. Ancak yükselen emtiaların etkisi bir noktada Dolar üzerindeki satış baskısını gecikmeli de olsa beraberinde getirebileceğinden, düşüşlerde alım denemeleri yapmanın faydalı olabileceğini düşünüyorum.

Hafta başından beri açıklanan ekonomik verilerin neredeyse tamamı Yen olumsuz gelmesinin ardından bu sabah saatlerde açıklanan satın alma müdürleri endekslerinin beklentilerin üzerinde olması Yen’in değerlenme sürecine işaret ediyor. Ne var ki hafta başından düne kadar açıklanan ve öncü gösterge niteliğine sahip bazı verilerin düşmeye devam etmesi ilerleyen gün ve haftalarda Japon ekonomisiyle ilgili kaygılara neden olabilir. Öte yandan Asya ekonomilerinde görülen zayıflamanın etkisinin Japonya üzerinde direkt olumsuz etkiye neden olabileceği gerçeği düşüşlerde paritenin alınmasını gerekli kılabilir. Bu noktada Dolar faizlerine de bakmak gerekir. Eğer Dolar faizleri düşmeye devam edecek olursa, bu durumda Dolar/Yen’de olabilecek yükseliş hareketi oldukça sınırlı kalır.

Önceki haftaya göre yükselmeye devam etse de emtia fiyatlarının son birkaç günden beri geriliyor olması altının yükselişlerinin de sınırlı kalmasına neden oluyor. Özellikle de enflasyona işaret eden verilerin küresel ölçekte aşağı yönlü hareket etmesi ve faizlerin yükselmekten uzak durması altının düşme nedenlerini iyi açıklıyor. Öte yandan Dolar’da ne olduğu da son günlerde önem taşımakta. Eğer Dolar yaptığı son birkaç günlük değer kazanımının ardından bu kazanımların bir kısmını geri verecek olursa, altının olası düşüşleri takiben yeniden talep göreceğini söylemek mümkün. Ancak olası alımların sınırlı bir zaman ve sınırlı metrajda olabileceğinin altını da çizmekte fayda var.

Hafta başında OPEC’in üretim azaltmak üzere toplanabileceğinin açıklanmış olması ardından son iki seanstan beri petrolün düşmüş olduğunu gözlemliyoruz. ABD’den açıklanan petrol stoklarının petrol birikimlerini artırmaya devam etmesi zaten hafta başından beri vurguladığım taşıma getirilerini artıyor. Bu da kısa vadede petrole olan talebin daha da azalmış olduğunun altını çiziyor. Bu noktada seans içinde oluşabilecek düşüşlerin kısa vadeli alım fırsatı olarak değerlendirilmesi mantıklı olabilir ancak bunlar olurken, hisse senedi piyasalarına dikkat ediniz. Eğer hisselerde düşüşler devam edecek olursa, alım pozisyonları riskli olmaya başlar.

Avrupa’dan dün açıklanan imalat sektörü büyüme verileri, Almanya’nın ki hariç beklentilerin altında gelirken, Almanya’dan ve diğer ülkelerden açıklanan ve büyümeyle dolaylı veya dolaysız verilerin Euro olumlu açıklandığını gördük. Bu gelişme Euro’nun Sterlin karşısında ve aynı zamanda Dolar karşısında güçlenmesine neden olurken, hisse senedi piyasalarının düşüşü, Dolar’ın fazla değer kazanmasına fırsat vermedi. Bu gelişmeler olurken VIX endeksinde yükseliş ve beraberinde Dolar faizlerinin düşüşü ABD’den açıklanan Dolar olumsuz ISM verileriyle de birleşince Dolar’ın bir süre düşmesi gerekliliği ortaya çıkıyor. Bu ortamda eğer hisse senetleri düşüşlerini sınırlandırabilirse, o zaman Euro/Dolar paritesinin bir miktar daha yukarı hareket etmesi mümkün olabilir. Bu beklentiyle, kısa vadede oluşabilecek düşüşleri alım fırsatı olarak değerlendirmek faydalı olabilir.

Dünkü seansta İngiltere’den açıklanan ekonomik verilerin geneli çok az da olsa Sterlin olumlu denilebilir. Ancak daha özelde bakıldığında para arzındaki yükseliş ve satın alma müdürleri endeksinin bir miktar gerileyip beklentilerin altında kalmış olması Sterlin’in öncelikle Euro ve sonrasında Dolar karşısında değer kaybetmesine neden oldu. Hisse senedi piyasalarının düşüşü Sterlin’e baskı yapmaya devam ederken, Dolar faizlerinin düşüşü bugünlerde Sterlin’in düşüşünü durdurabilir. Bu arada eğer Euro/Sterlin paritesinde gün içinde teknik düzletmeler olur ve bu paritede düşüş yaşanırsa, Sterlin/Dolar paritesinin düşmüş olduğu aralıklar kısa vadeli alım için uygun olabilir. Bundan faydalanmak için çoklu piyasa hareketlerini yakinen takip etmek gerekir.

Dünkü seansta Dolar faizlerinin düşen hisse senetleriyle birlikte gerilemiş olması Dolar/Yen paritesinin düşüşü için çok geçeli bir neden iken, bu sabah paritede yaşanan yükselişin ardında da Japonya’dan açıklanan parasal veriler var. Bugün açıklanacak nakit akış verilerinin de Yen’e çok faydası olmayacağı düşünüldüğünden paritedeki yükseliş belirginleşerek devam ediyor. Bu noktada seans içinde Japonya’dan açıklanacak nakit akış verilerini izlemek gerekir çünkü bu veriler enflasyonist etkilerin ne denli belirgin olacağıyla ilgili verilerdir. Eğer nakit akışları hem bonolarda ve hem de hisselerde bir süredir olduğu gibi yükselmeye devam ederse, paritenin yükselmeye deva etmesi mümkün olur. Bu bağlamda paritenin düşüşlerini alım fırsatı olarak değerlendirmek faydalı olur ancak olası alış pozisyonlarını çok uzun süre taşımamak da gerekir.

Altının yükselmesini gerektiren faktörlerin birikmesine rağmen altının yapması gereken yükselişi yapamamış olması, dünkü seansı bu durumun düzeltilmesi için bir fırsat yaptı. Ne var ki bütün bunlara karşın emtia fiyatlarında yaşanan belirgin düşüşler, altının yükselişlerini yeniden düşüş sürecine bıraktı. Bu gelişmeler yaşanırken küresel ekonomik faaliyetlerin yavaşlamaya devam edebileceğine dair beklentilerin artmaya devam etmesi sadece emtia fiyatlarında gözükmüyor. Bunu aynı zamanda düşen hisselerde ve yükselen VIX endeksinde de görebiliyoruz. Durum böyle olunca da altındaki düşüşlerin çok belirgin olamayabileceğine dair beklentiler oluşmaya başlayacağından, düşüşleri alım fırsatı olarak değerlendirmek faydalı olabilir.

Ekonomik faaliyetlerin küresel ölçekte azalması beklenirken, en sağlıklı dediğimiz ekonomilerde bile sanayi ve imalat sektöründe beklenen yavaşlamalar petrolün gerilemesine neden oldu. Önceki gün OPEC’in üretim kısmak üzere toplanabileceği söylentileriyle yükselen petrol, talebin artmaması üzerine yeniden yükselmeye başladığı seviyeleri belirgin bir geri dönüş yaptı. Bugüne geldiğimizde eğer bu düşüşler devam edecek olursa, petrolde bir alım fırsatı oluşabilir. Çünkü volatilitede yukarı yönlü bir kıpırdanma varken, bu noktadan itibaren taşıma getirilerinde (ihtiyati talepte) bir miktar yukarı yönlü hareket olabilir Bu olursa, bugünden itibaren daha sakin bir yükseliş süreci içine girilebilir.

Çin ekonomisiyle ilgili son gelişimeler dünyanın en büyük ikinci ekonomisinin yavaşlamaya devam edebileceği sinyallerini verince borsalarda yaşanan düşüş oldukça belirgin oldu. Bu gelişmelerin yanında ABD’den açıklanan ekonomik göstergelerin de çok iyiye işaret etmiyor olması hisse senedi piyasaları üzerindeki baskının artmasına neden oluyor. Bu gelişmelerin geneline bakıldığında Dolar faizlerinin düşmemesiyse ayrı bir senaryoya ışık tutuyor. O da Dolar’ın onca olumsuz gelişmeye rağmen düşmeyişi. Dolar’daki düşüşün sınırlı kalmasının temel nedeni düşen hisseler ve yüksek kalan Dolar faizleri. Dolaysıyla piyasa kötünün iyisi hangisidir diye sorduğunda elde kalan tek seçenek Dolar gibi gözüküyor. Ne var ki emtia fiyatlarında yaşanan yükselişler o denli belirgin oldu ve FED, faiz artışını enflasyonist baskılara o denli bağlamış durumda ki, bunların yapılabilmesi için Doların değer kaybetmesi gerekiyor. Çin, para birimini Yuan’ın oynak kur rejiminde değer bulması için serbest hale getirmesiyle birlikte Çin’de yaşananların her geçen gün daha çok su yüzüne çıkması Yuan’ın değersizleşmesinin üzerindeki siyasi ağırlığı ortadan kaldırıyor. Bu da Dolar’ın düşmesi ve Euro/dolar paritesinin yükselmesi için de yeterli bir neden olarak karşımızda.

Dünkü seansta Avrupa’dan açıklanan enflasyon verilerinin beklentilerden bir nebze daha iyi gelmiş olması Euro faizlerinin ve dolaysıyla da Euro/sterlin paritesinin bir miktar yükselmesine neden oldu. Diğer yandan bugün İngiltere’den açıklanacak tüketici kredileri ve parasal göstergeler Sterlin olumlu gelebilir. Ancak aynı zamanda Avrupa’dan açıklanacak istihdam verileri de Euro olumlu açıklanabilir. Bu durumda Euro/sterlin paritesi güdümünde çok belirgin dalgalanmalar olmaz. Daha çok hareketlerin hisse senedi ve Dolar ekseninde gerçekleşeceğini düşündüğümden bunlara bakmak gerekiyor. Hisselerin aşağı yönlü hareketine karşın FED’in faiz artırmaktan çekinir olmasına karşın hisselerin baskı altında olması Sterlin’in bugünkü seans içindeki yükselişlerini sınırlı kılar. Bu da paritenin az yükselmesi anlamına geliyor.

Dolar faizlerinin yükselmiş olmasının ardından bir ara yükselen Dolar/yen paritesinin, hisse senedi piyasalarının baskı altında kalmasıyla faizlerin yeniden gerileyebileceği riski Dolar/yen paritesi üzerinde satış baskısı yaratıyor. Bu baskının ilerleyen günlerde de devam edebilecek olma ihtimali varlığını koruyor olsa da Çin’de yaşanan gelişmeler, Japon ekonomisinin de olumsuz bir gidişat içine sürüklenebileceğine işaret ediyor. Bunu dün açıklanan sermaye harcamaları verilerinin beklentilerin altında kalmış olmasıyla görmek mümkün. Bu bağlamda bakıldığında paritenin seans içindeki yükselişleri satış fırsatı olarak değerlendirilebilir.

Dünya ekonomisinde yaşanan olumsuzlukların artarda geliyor olması, VIX endeksinin yükseldiği seviyelerde kalmaya devam etmesine neden oluyor. Bu durum beraberinde altın fiyatlarının yükselmesine neden olurken, emtia fiyatlarında yaşanan belirgin yükselişlerin de dikkatle izlendiği bu dönemde altın fiyatlarının bir miktar daha artması beklenebilir. Şu an dünyada kriz olmasa da krize benzer bir ekonomik ortamın oluşması, piyasalarda artan volatilite ve belirsizlik, yatırımcıların gecikmeli de olsa bir miktar altın almasına neden olabilir.

Petrol fiyatları OPEC’in bir araya gelerek petrol arzını kısmak için karar alması gündemde olabilir endişesi, petrolün dünkü seansta çok hızlı bir şekilde yükselmesine neden oldu. Bunlar olurken, beklentilere baktığımızda petrolün taşıma getir oranlarının hala düşmeye devam ediyor olsa yakın bir zamanda petrole olan talebin artmayacağını veya petrol arzının kısılmayacağının bir göstergesi olarak algılanabilir. Bu da petrolün dünkü yükselişi ardından bir miktar geri çekilebileceğine işaret ediyor. Bu sabah saatleri itibarıyla bu geri çekilme kısmen gerçekleşmiş olsa da, gün içinde yaşanabilecek yükselişler satış fırsatı olarak değerlendirilebilir.