Forex Yorumları

Her ne kadar ABD ekonomiyle ilgili açıklanan makroekonomik veriler olumlu olsa da, Çin ekonomisinde görülen yavaşlamayla birlikte gelişmekte olan ekonomilerin hızlı bir şekilde yavaşlıyor olması bugün ekonomik görünümü iyi olan ABD’nin de önünde bir risk oluşturuyor. Zaten FED bu gelişmelere bağlı olarak faiz artırmaktan kaçınıyorken aynı şey dün açıklanan öncü göstergelerde de kendisini gösterdi. Özellikle faizlerin düşmesiyle birlikte gerileyen endeksin geleceğe dair risklerin varlığını hatırlatmış olması Dolar’ın küresel ölçekte düşmesine neden oldu ve bu durum dalgalanmalar eşliğinde bir süre daha devam edebilir. Avrupa tarafından çok belirleyici bir gelişme henüz olmuş değil ancak haftanın son gününe girerken tüketici güven anketi açıklanacak. Bu verinin çok bir etkisi olmayabilir ve zaten daha çok ABD verilerine göre hareket eden paritenin ABD’den açıklanacak imalat sektörü satın alma müdürleri endeksiyle yön bulabilir. Endeksin düşük gelmesi durumunda paritenin düşüşleri alım fırsatı olarak değerlendirilebilir.

Dün İngiltere’den açıklanan perakende satışlar verisinin ne Sterlin olumlu ne de olumsuz olduğunu söylemek zor. Benzin hariç satışlara bakıldığında veriler beklentilerin biraz altında olsa da yükselişin beklentilerin altında kalmış olmasından daha olumsuz değil. Bu nedenle bu tür veriler Sterlin üzerinde çok belirleyici bir baskı yaratmayabilir. Ne var ki Euro/Sterlin paritesinde yaşanan yükseliş dolaylı olarak Sterlin/Dolar paritesinde satış baskılarının artmasına neden olduğundan Sterlin/Dolar’ın hareketi oldukça sınırlı kalıyor. Bu noktada zaten bir süredir yükselme eğiliminde olan Euro/Sterlin paritesi eğer bir teknik düzeltme hareketine girecek olursa ki bu mümkün, o zaman, düşen emtialarla birlikte bir süreliğine yükselmek isteyecek Dolar nedeniyle Sterlin/Dolar paritesinde kısa süreli hızlı bir gerileme seans içinde yaşanabilir. Bu nedenle yükselişlerde yakalandığı yerde satış denmeleri yapmanın faydalı olabileceğini düşünüyorum.

Dolar faizlerinde yaşanan gerilemeye ek olarak hisse senetlerinde de yaşanan gerileme ABD ekonomisinin risk altında olduğunu gösterdi. Bu durum Dolar/Yen paritesi üzerinde direkt bir etkiye sahip olduğundan paritenin dünkü gerilemesi kaçınılmaz oldu. Japonya’dan açıklanan verilerin de yavaşlayan ekonomiye işaret etmeye devam ettiğini dün açıklanan nakit akışı verilerinde de gördük. Hem hisselere, hem de bonolara hızlanan nakit akışı olması Japonya’da uzun bir süre faizlerin yükselemeyeceğine dair özgüvenin arttığına işaret ediyor. Bu da Yen olumsuz bir durum olarak karşımızda. Ne var ki asıl ağırlık Dolar tarafında olduğundan paritedeki düşüş bu şekilde açıklanabilir. Bundan sonra ne olacağıyla ilgili gelişmeler yine Dolar faizlerine ve ardından hisselere bağlı. Eğer bugün hisselerde bir teknik toparlanma olur ve Dolar faizleri düşüşünü durdurursa, o zaman paritedeki düşüşler kısa süreli alım fırsatı olarak değerlendirilebilir.

Dolar faizlerindeki gerileme ve VIX endeksindeki yükseliş altın fiyatlarının neden yükselişine devam ettiğini açıklayan iki önemli unsur. Asıl önemli olansa, hisselerdeki düşüşün nedeni. Hisse senedi piyasalarındaki gerilemeler Dolar faizlerinin yükselişinden değil, düşüşünden kaynaklanırken, bunun ardındaki nedeninse küresel ekonomideki yavaşlama riski olması piyasada güvenli liman arayışına işaret ediyor. Bu durumun devam etmesi elbette mümkün çünkü bugünlerde küresel ölçekte yaşanan belirgin bir yavaşlama söz konusu. Hatta emtialardaki düşüşün bile kriz yaratabilecek şekilde olması bile altının daha da yükselebileceğini açıklayabilir. Hatta emtialardaki düşüşün teknik gelişmelere bağlı olarak yapabileceği yükselişler, havanın değişmemesine neden olursa, emtiaların olası yükselişi altındaki yükselişi daha da belirginleştirebilir. Bu nedenle altına bakarken emtialardaki hareketleri ve nedenlerini ve aynı zamanda faizlerin yükselişiyle hisselerin yükselişini bir arada değerlendirmek zorunludur. Altını yükselmeye devam etmesinin formülü, hisselerdeki düşüş ve buna ek olarak faizlerdeki gerileme olur. Emtia tarafındaysa, çok belirgin gerilemeler olmadığı sürece emtiaların yapacağı herhangi bir hareket altının yükselişini sağlar.

Çin ekonomisiyle ilgili gelişmeleri açıklandıkça petrole olan talebin azalmaya devam ettiğini görüyoruz. Aynı şekilde petrol stoklarında görülen yükselişin hafta boyunca etkisinin değişmemiş olması da petrolün düşmeye devam etmesini açıklar nitelikte. İlginç olan şu ki dünkü seansta hisseler düşmeye devam ederken petrolün yerinde saymış olması. Bunun nedeni hisselerin çok gecikmiş düşüşü ve petrolünse çok erken yapmış olduğu hızlı düşüşten kaynaklanıyor. Bunun nihai açıklamasıysa Dolar’ın düşüşüyle kendisini gösteriyor. Bütün bu faktörlerin hepsi bir araya geldiğinde petrolün yuları yönlü hareketi kolay olmayacağı açık. Ancak jeopolitik bir gelişmeye bağlı olarak bir yükseliş olabilir. Eğer buna dair beklentisi olan yatırımcı grubu olursa, petroldeki yükselişe karşı alım opsiyonu niteliğinde satın almalar petrolde bir miktar yükseliş yaratabilir. Bunun dışında hareket ya yatay ya da aşağı kalmaya devam eder.

Dün gece açıklanan FED tutanakları FED’in Eylül ayında değil Aralık ayında faiz artırabileceğinin sinyalini verdi. Bu gelişme Dolar’ın küresel ölçekte yükselişine neden oldu. Bunlar devam ederken Avrupa’da Yunanistan meselesinin çözüme doğru bir adım daha ilerlediğinin görülmesi paritenin yükselişini destekledi. Bugün ABD’den açıklanacak konut satışları, yeni iş başvuruları, ikinci el konut satışları eğer yavaşlayan bir ekonomiye işaret edecek olursa, paritedeki yükseliş devam edebilir ancak her halükarda olası yükselişlerin sınırlanacağını düşünüyorum. Hisse senedi piyasalarının her şeye rağmen yüksek kalmaya devam etmesi de bu durumu destekler nitelikte.

ABD enflasyon verilerinin düşüşü ve hisse senedi piyasalarında yaşanan yükselişler Sterlin/Dolar paritesinin yükselişine neden olan en temel faktörlerdi. Ancak bu sabah saatlerinden itibaren Sterlin/Dolar paritesinde görülen gerilemeler çok açıklanan bir durum değil. Bu durumu açıklayan tek faktör Asya piyasalarının düşme eğiliminde olduğudur. Bugün İngiltere’den açıklanacak perakende satış verileri önemli. Eğer bu veriler beklentilerin üzerinde açıklanırsa, Sterlin/Dolar’ın hemen yükselmesi kolay olmayabilir. Bu noktada hisse senedi piyasalarının da ne yaptığını gözlemlemek gerekiyor. Eğer perakende satışlar hisseler yükselişiyle birlikte arttığı görülürse, Sterlin’in seans içindeki düşüşü durur ve terse döner. Diğer durumlarda düşüşün sınırlanarak devam edeceğini düşünüyorum.

Dolar faizlerinin yükselmekten uzak hareketi hisse senedi piyasalarının satış baskısında kalmış olmasıyla bir arada görülmesi Dolar/Yen paritesinin yükselişini engelledi. Hatta bu durum bugün de devam edecek olursa, paritedeki düşüşün biraz daha devam etmesi mümkün olur. Ne var ki Asya ekonomilerinin belirgin şekilde olumsuz bir tablo çiziyor olması Japonya ekonomisiyle ilgili olumlu beklentileri engeller nitelikte Bu nedenle olası düşüşler devam etse bile biraz daha gerçekleşmesi durumunda düşüşler alım fırsatı olarak değerlendirilebilir.

FED’in bugüne kadar yarattığı algı Eylül ayında bir faiz artırımının geleceği yönündeydi. Buna rağmen dün açıklanan faiz toplantısı tutanakları faizlerin Aralık ayından itibaren yükseltilmeye başlanabileceğini gösterdi. Durum böyle olunca ve hisse senedi piyasaları da gerileyince ekonomiyle ilgili algılarda bozulma devam etmiş oldu. Bu tür gelişmeler şartsız bir şekilde altının yükselişini tetikleyebileceğinden altının 1138 civarına gelmiş olması oldukça normal. Bundan sonra ne olabileceği tamamıyla faizlerin ne yapacağına ve buna bağlı olarak hisselerin eş zamanlı olarak nasıl bir tepki vereceğine bağlı. Öyle sanıyorum ki hisselerde bir düşüş yaşanabilir ancak Dolar faizleri daha hızlı düşmez. Bu da altının kısa süreli bir gerileme yapma ihtimalini beraberinde getirilebilir. Bu nedenle yükselişlerde satış denemeleri yapılabilir.

Dün açıklanan petrol stok verileri petrol stoklarının yükselmeye devam ettiğini göstermiş olması ve beraberinde hisse senedi piyasaların baskı altında kalması petrol üzerindeki satışların artmasına neden oldu. Dünkü seansta yüzde 5’e yakın gerileyen petrolün Dolar’ın düştüğü bir ortamda daha fazla düşmesi normal gözükmez. Kaldı ki hisseler zayıf olsa da son birkaç saat içinde biraz toparlanmaların görülmesi ve hatta SP500 endeksinin bile tam anlamıyla gerilememiş olması petrolün bir miktar toparlanma yapması için yeterli nedenleri bir araya getiriyor.

ABD’den açıklanan konut inşaat ruhsatları ve başlangıçlarının beklentilerden daha olumsuz gelmiş olmasına rağmen emtia fiyatlarında yaşanan düşüşler ve Dolar faizlerinde görülen hafif yükseliş paritenin beklentilerin aksine gerilemesine neden oldu. Oysa ABD verilerine odaklandığımızda ve Çin başta olmak üzere Asya’daki gelişmeler göz önünde buldurulduğunda Dolar’daki gerilemenin dün gerçekleşmiş olması gerekirdi. Ne var ki baskı altında kalmaya devam eden emtiaların belirgin etkisiyle birlikte düşen paritenin bugün emtialarla birlikte yükselmesi söz konusu olabilir. Bazen olması gerekenler gecikmeli olarak gerçekleşebiliyor. Bu nedenle seans içinde oluşabilecek düşüşleri alım fırsatı olarak değerlendirmekte fayda var.

İngiltere’den dün açıklanan enflasyon verilerinin neredeyse tamamının Sterlin olumlu açıklanmış olması ve buna karşın ABD’den açıklanan konut inşaatı ruhsat ve başlangıçlar verilerinin beklentilerin altında gelmesi Sterlin/dolar paritesinin yükselmesi için yeterli oldu. Diğer yandan hisse senedi piyasalarında yaşanan düşüşler o denli belirsizdi ki, emtialarda görülen düşüşlerinin hisselere bulaşmamış olması İngiltere’de enflasyonist baskıların en azından küresel etkiler nedeniyle yüksek kalabileceğini göstermiş oldu. Bu gelişmeler genel itibarıyla Sterlin olumlu olduğundan dünkü yükseliş normaldi ve beklenen bir şeydi. Bugün Sterlin/Dolar paritesinin yükselmeye devam etmesi için Euro/Sterlin paritesinin baskı altında kalması gerekir. Ancak dünkü düşüşü sonrasında bir miktar toparlanma yapabileceğini düşündüğüm bu paritenin, Sterlin/dolar paritesindeki bugün oluşabilecek yükselişlerin sınırlanmasına neden olabilir.

Dolar faizlerinin düşüşlere direnip yükselmiş olduğu seviyelerde kalmaya devam etmesi bir yandan Dolar/yen paritesini desteklerken, farklı bir destek de Japon ekonomisiyle ilgili verilerin Yen olumsuz açıklanmasından geliyor. Bu Sabah saatlerde açıklanan mal ticaret dengesinin beklentilerin oldukça altında kalmış olması beraberinde Asya ekonomilerinin soğumaya başladığı gerçeğiyle birleştiğinde Dolar/Yen paritesinin yukarı yönlü hareketi anlam kazanıyor. ABD cephesine bakıldığında Dolar faizlerinin her ne kadar yükselmiş olduğu seviyelerde kalmaya devam ettiği görülse de açıklanan ekonomik verilerin bu durumun devam etmesini sağlayamayacak olduğu gerçeği paritenin yükselişlerini sınırlar nitelikte. Bu nedenle seans içinde olası yükselişlerin satışlarla karşılanabileceğinden hareketle yükselişlerde satış demeleri yapmak faydalı olabilir.

Son bir hafta içinde dünyada yaşanan onca gelişmeye rağmen altın fiyatlarında yaşanan yatay hareket gözlerden kaçmıyor. Öyle görülüyor ki altın fiyatları Dolar faizlerindeki hareketi taklit ediyor. Dolar’ın on yıllık faizlerine yaşanan yatay hareketin belirsizliği aynı şekilde altına da yansıyor. Her ne kadar kısa vadeli faizlerle etkileşiminin önemli olduğu uzun vadeli faizlerin bugünlerde bir miktar gerileyebilecek olması ancak kısa vadeli faizlerin yatay kalmaya devam edebileceği gerçeği altının bir miktar yukarıda kalmaya devam etmesine neden olabilir. Bu da altının dürüşlerde alınması gerektiğini ortaya koyuyor.

Petrol fiyatlarında yaşanan düşüşün monotonluğu petrolün volatilite doğasından oldukça uzakta bir durum olması itibarıyla yaşanan düşüşlerin manipülatif ve yönlendirmeli olduğu çok belli oluyor. Hisse senedi piyasalarının düşüşlere direnmeye devam etmesi ve Doların zayıflamış olduğu gerçeği hala petrol fiyatlarına yükseliş olarak yansımadığı için bu durum normal olmaktan çok uzak. Bu nedenle onca düşüşün ardından teknik bir düzeltmenin dahi gelmemiş olması petrol üretiminin artmaya devam etmesiyle de açıklanamaz. Sonuç itibarıyla her ne kadar petrol üretimi artmış olsa da bu gelişmelerin petroldeki düşüşle kendisini gösterdi. Bir noktadan sonra üretilen her birim petrolün fiyat üzerinde daha az etkili olacağını da düşünmek gerekir. Yani arz artışındaki artış, beklentilerde doğrusal bir etkisi olmayacağından bugünlerde çok büyük ihtimalle belirgin bir düzletme hareketinin yükselişle kendisini göstereceğini düşünüyorum.