Forex Yorumları

Bugün Türkiye’den çok tartışılan enflasyon verileri açıklanacak. Eğer enflasyon beklentilerin altında açıklanırsa TCMB’nin faiz politikası ve küresel ekonomiyle olan uyumluluğu açıklanır ancak eğer beklentilerin üzerinde açıklanacak olursa, Dolar/TL paritesinin son birkaç günden beri Dolar’ın uluslararası piyasalardaki düşüşüne bağlı olarak düşmesinin ardından toparlanabilir. Bu noktada Dolar’ın bugünkü seansta uluslararası piyasalarda nasıl performans göstereceğinden çok Türkiye dinamiklerine göre hareket etmek doğru olacaktır. Enflasyon düşmediği sürece mevcut para politikası Dolar/TL’nin düşüşüne engeldir. Ancak ilerleyen günlerde petrolün yükselişi ve bunu sayesinde gelişmekte olan piyasalara para girişinin artabilecek olması işi tersine çevirebilir. Bunu ilerleyen günlerde takip edeceğiz. Şimdiden bir not olarak tutunuz.

Dün Avrupa’dan açıklanan istihdam verilerinin oldukça Euro olumlu açıklanmış olması Euro/dolar paritesinin düşüşüne engel oldu. Ne var ki bu gelişmeler yaşanırken uluslar arası piyasalarda petrolün geçen haftaki yükselişinin momentumunu kaybetmiş olmasıyla yeniden düşmüş olması ve ABD’den açıklanan ekonomik verilerin olumlu olmaktan çok uzak oluşu hisselerin ve emtianın gerilemesine neden oldu. Bu da Dolar’ın düşüşünü yavaşlattı. Bugüne geldiğimizde bugün Avrupa’dan hizmet sektörü büyüme verileri açıklanacak. Bu verilerin olumlu gelebilecek olması nedeniyle hisse senedi piyasalarında sürdürülebilir düşüşün henüz başlamak için erken olduğunu düşündüğümden, seans içinde hisse senedi endekslerinde yükselişler görülebilir. Bu da paritenin seans içindeki düşüşleri takiben alınması gerektiğini gösteriyor.

Hafta başında İngiltere’den açıklanan Sterlin olumlu imalat sektörü PMI verileri ardından bugün açıklanacak hizmet sektörü PMI verileri beklentilerin üzerinde açıklanacak olursa, hisse senedi piyasalarının düşüşünden bağımsız olarak Sterlin/dolar paritesini yükseltmek isteyebilir. Bu nedenle öncelikli olarak İngiltere’nin verilerini ve ardından hisse senetlerinin ne yaptığına dikkat ediniz. Euro/sterlin paritesinin düşme eğiliminde olması ancak belirgin bir momentuma sahip olmayışı, Sterlin/dolar paritesinin seans içindeki düşüşleri ardından yükselmesi için uygun ortamın olabileceğini gösteriyor. Tabi bunu açıklanacak ekonomik verilerin de desteklemesi gerekecek. Bu nedenle İngiltere’nin hizmet sektörü PMI verileri özellikle çok önemli.

Dünkü seansta düşen hisse senetleriyle birlikte gerileyen Dolar faizleri ister istemez Dolar/yen paritesinin de gerilemesine neden oldu. Ne var ki hisselerdeki gerileme o denli belirgin oldu ki, parite normal bir günde yaptığı hareketin çok daha üzerinde bir dalgalanma aralığına sahip oldu. Bugüne geldiğimizde parite yine aynı dinamiklere bağlı olarak hareketini sürdürmeye devam edecek. Bu noktada özellikle hisselerin yükselmesi durumunda Dolar faizlerinin buna nasıl tepki verdiğini piyasanın görmek isteyeceğini düşünüyorum. Eğer bu ikili birlikte yükselecek olursa, seans içindeki düşüşler ve Dolar/yen paritesinin bu ikiliden ayrışmaları alım için bir fırsat olarak düşünülebilir.

Küresel piyasalarda hisse senetlerindeki belirgin gerilemeler ve istihdam verilerinin bu gelişmelere rağmen olumlu hareket ediyor olması altın fiyatlarının yükselişi için gerekli şartları dün itibarıyla sağlamış oldu. Ancak Dolar’da yaşanan yükselişler ve stratejik emtiaların geriliyor olması, bugünkü seansta altındaki yükselişlerin sınırlanmasına neden olabilir. İşte tam bu noktada Dolar ve Euro faizlerinin asıl dalgalandığını görmek isteyeceksiniz. Özellikle Euro ve Dolar’ın kısa ve uzun vadeler arasındaki açılmaların veya daralmaların nasıl oluştuğuna bakmak gerekecek. Eğer Dolar’ın ve/veya Euro’nun kısa vadeli faizleriyle orta-uzun vadeli faizleri arasındaki farklar kısa vade lehine azalacak olursa, yani kısa vadeli faizler uzun vadeli faizlere yaklaşmış olursa, o zaman seans içindeki yükselişleri takiben satış baskısının artmasını bekleyebilirsiniz. Aksi durumda altın 1140 Dolar’a kadar uzayan bir hareketin içinde kalmaya devam eder.

Dünkü seansta hisse senedi piyasalarının gerilemesi petroldeki satış baskısının daha da belirginleşmesine neden oldu. Petroldeki düşüşün temel nedeniyse petrol stoklarının arttığı bir dönemde geçen hafta Suudi Arabistan’ın petrol üretimini yüzde 5 düşürme konusundaki teklifinin daha ileri gitmemesi oldu. Bir diğer deyişle havada kalan bu teklifin ardından hisse senedi piyasalarının başka nedenlere bağlı olarak gerilemiş olması petrolün de düşüşünü hızlandırmış oldu. Bugün petrolün bir miktar daha gerilemesinin ardından dengelenmesini bekliyorum. Zira ilerleyen günlerde petrolde yükseliş denemeleri yeniden olacaktır. Ancak bugün konsolide olmaya başlayacak petrolün düştüğü yerlerde alınacağını ve konsolide olacağını düşünüyorum. Açıklanacak petrol stok verileri eğer beklentilerin aksine düşük gelecek olursa, ancak o zaman konsolidasyon sürecinin sınırlı kalıp sonradan beklediğim yükseliş erkene alınır ancak petrol stokları yükselirse, o zaman petrol biraz daha düşmesinin ardından bahsettiğim bir kaç günlük konsolidasyon sürecinde beklemek ister.

Emtia fiyatlarının belirgin şekilde düşmeye başlamış olması ve bununla birlikte faizlerin de geriliyor olması hisse senedi piyasalarındaki satış baskısının olması gerekenin çok üzerinde gerçekleşmesine neden oldu. Emtia fiyatlarının düştüğü bir dönemde açıklanan PMI verilerinin yüksek olması birbirine zıt gelişmeler. Ancak bu tür dönüşüm süreçlerinde yükselmeye devam edecek olan bir şey volatilitenin etkisiyle zaman zaman ters hareket ediyor. Bu nedenle gerilemenin ardından belki bugün de bir miktar satış baskısı altında kalabilecek olsa da ilerleyen günlerde SP 500 endeksinin yeniden yükselmek için ataklar yapacağını tahmin ediyorum. Bugünse yatay bir hareket olabilir. ABD ve Avrupa’dan açıklanacak PMI verileri çok güçlü gelirse o zaman beklediğim yükseliş daha erkene alınır.

Dolar faizlerinin gerilemiş olması ve küresel hisse senedi piyasalarında yükseliş Dolar’ın uluslar arası piyasalarda gerilemesine neden olunca Dolar/TL paritesinin kısa vadedeki gerilemesi belirginleşti. Dün Türkiye PMI endeksinin aralık ayındaki seviyelerine gerilemiş olması sekterdeki büyümenin sadece yavaşladığına işaret etti. Bu kötü bir veri değildir. Ancak asıl önemli olan yarın açıklanacak enflasyon verileri ama onun da öncesinde bugün açıklanacak geçici dış ticaret dengesi verileri önemli olacak. Eğer bu veriler olumlu gelmeye devam ederse kur düşme sürecine devam eder ancak en küçük bir olumsuzluk, Türkiye’nin içinde bulunduğu jeopolitik şartlar nedeniyle kurun yükselmesini geciktirmeyecektir. Bu nedenle verilere duyarlı olunuz.

Bugünlerde dünya merkez bankalarının yavaşlayan küresel ekonomiyi canlandırmak adına hareket ediyor olması beraberinde hisse senetlerinin yükselmesine ve bu da ilk etapta Dolar’ın gerilemesine neden oluyor. Japonya Merkez Bankası’nın eksi faiz politikasına geçeceğini belirtmesi, Fed’in faiz artırmaktan uzak durması ve Avrupa Merkez Bankası’nın da aynı tonda piyasaya demeçler iletiyor olması bugünlerde hisselerin yüksek kalmasına devam edebilir. Bu arada Avrupa’dan açıklanan ekonomik verilerde olumsuz bir değişkenlik yok ve bu durum ilerleyen günlerde de paritenin yükseldiği seviyelerde kalmasına neden olabilir. Bu nedenle düşüşlerde alım yapmak gerekebilir. Bugün Avrupa’dan açıklanacak işsizlik verileri Euro olumsuz gelmese bile bu olumlu algılanır ve paritenin gerilediği seviyelerde alım denemeleri yapılabilir.

Dün birçok yerde satın alma müdürleri endeksleri imalat sektörünün yavaşladığına işaret ederken İngiltere’den açıklanan imalat sektörü büyüme verileri bu sektördeki büyümenin hızlandığına işaret etti. Bu gelişme ve küresel hisse senedi piyasalarının yükselişi Sterlinin birçok para birimine karşı değer kazanmasına neden oldu. Bu nedenle Sterlinin geciken yükselişinin daha henüz başlamamış olmasından dolayı paritedeki düşüşlerin hala birer alım fırsatı olduğunu düşünüyorum.

Hisse senetleri yükselirken Dolar faizlerinin hala gerileme sürecinde olması Dolar/yen paritesindeki yükselişin durulmasın ve hatta tam tersine gerilemesine neden oluyor. Bugünlerde VIX endeksindeki gerilemeyi de düşündüğümüzde eğer hisse senetleri alıcılı pozisyonlarını kaybetmezse, bu durumda Dolar faizlerinin yapabileceği olası bir teknik düzeltme Dolar/yen paritesinin seans içinde hızlı toparlanmalarına olanak verecektir. Bu nedenle hisselerin düşmediği ortamda Dolar/yen’in düşüşleri alım için fırsattır.

VIX endeksi gerilerken faizlerin de geriliyor olması altının kararsız kalmasına neden oluyor. Oysa dünya geneline bakıldığında ekonomik risklerin iyiden iyiye kendini göstermiş olması altını düşüşlerinin alım için uygun olduğuna işaret ediyor. Ancak hayat bu kadar da kolay değil çünkü bilmek gerekir ki, bahsi geçen gelişmelerin hepsi birer beklentiden ibaret. Dünya ekonomisinin yavaşladığı bir gerçek ancak bu denli de kötü durumda değil. Eğer ekonomik yavaşlama şu aralar birer spekülasyon üzerinde kurgulanıyorsa, o zaman ani düşüşlere de açık olmak gerekir. VIX endeksindeki düşüş de buna işaret ediyor. Bu nedenle alım yaparken çok dikkatli ve ölçülü miktarlarda yapınız. Sürpriz bir düşüş gelebilir.

Küresel ekonomik faaliyetlerdeki düşüşün daha belirgin bir risk haline geldiği bir ortamda petrol fiyatlarında yaşanan gerilemeler oldukça normal. Bu noktada petroldeki arzın da yükselmeye devam ettiği gerçeğini düşündüğümüzde son iki seanstan beri petrolün yükselmemiş olması ile açıklanabilir. Öte yandan petrol stoklarında görülen yükselişi de unutmamak gerekir. Bugünlerde Dolar’da yaşanan gerilemeleri hesaba katacak olursak, petrolün düşüşleri yavaşlayabilir. Bu nedenle daha aşağılara geldiğinde petrolde kısa metrajlı alım denemeleri yapmak uygun ama düşmeden almayınız.

Küresel merkez bankalarının uygulamaya çalışacakları yeni önlem paketleri hisse senetlerinin yükselmesine neden olurken açıklanan ekonomik verilerin aynı şekilde olumlu etki göstermemiş olması hisse senetlerindeki yükselişin durulmasına neden oldu. Ancak yine de faizlerin geriliyor olması ve bu ortamda Dolar’da yaşanabilecek olası bir gerileme, hisse senetlerinin derhâl yükselmesine neden olabilir. Böyle bir ortamda da SP 500 endeksinin kısa vadeli gerilemeleri takiben yükselmesinin mümkün olduğunu düşünüyorum. Bu nedenle düşüşlerde alım yapma stratejisine devam etmekte fayda olabilir.

Bu hafta Türkiye’de enflasyonun değerlendirileceği bir hafta olacağından Türk Lirası faizlerindeki gelişmeler oldukça yakından takip edilmeli. Son dönemde Türkiye’de enflasyonun kolaylıkla düşmeyebileceği yönündeki beklentiler, TCMB yetkililerince de dile getirilmekte. Kısa vadede enflasyonda bir gerileme olması için çok fazla nedenin olmaması, bugünlerde TL’nin Dolar karşısında değer kazanması için gerekli şartların ortadan kalkmasına neden oluyor. Özellikle Türkiye’nin doğusunda terör örgütlerine karşı meydana gelen şehir içi çatışmaları Türkiye’nin görüntüsünü daha da riskli hale soktuğundan ve aynı zamanda son dönemde küresel piyasalarda Türkiye yerine başka ekonomilere para akışının belirginleşmiş olması TL’nin düşebileceğini ve bu nedenle de düşüşlerde Dolar/TL paritesinde alım yapılabileceğini ortaya koyuyor.

Sabah saatlerinde Çin’den açıklanan imalat sektörü büyüme verileri, sektörde büyümenin yerini daralmanın aldığını gösterdi. Öte yandan yılbaşı öncesinde Çin’de insanların tatil dönemine girmiş olmasıyla ilerleyen haftalarda açıklanacak aynı verinin de çok olumlu geleceğini sanmıyorum. Asya’da genel olarak ekonomik yavaşlama belirginleşmeye devam ederken Yuan’ın yükselmesi için gereken nedenler de azalmış durumda. Asya’daki bu gelişmeler ilk etapta Dolar’ın göreceli olarak güçlenmesini gerektirir ancak hisse senedi piyasalarının geçen hafta yükseldiği seviyelerden çok az gerilemesine neden olur. Bu da genel itibarıyla Dolar’ın uluslararası piyasalarda yükseliş nedenlerinin azalmasıyla sonuçlanan bir etkiye neden olabilir. İşte bu noktada bugün ABD’den açıklanacak kişisel tüketim harcamaları, kişisel gelirler ve ISM endeksleri çok önemli. Özellikle ISM endeksinin fiyat ve istihdam alt endekslerine dikkat ediniz. Eğer bu verilerde düşüş olursa ve o saate kadar Avrupa’dan açıklanacak olan imalat sektörü büyüme verileri zayıf olmazsa, paritenin düşüşleri alım için iyi bir fırsat verecektir.

İngiltere’den bugün açıklanacak para arzı ve imalat sektörü büyüme verileri Sterlin/dolar paritesinde belirleyici unsur olacak. Geçtiğimiz hafta konut fiyatlarındaki artış beklentilerin altında olduğu ancak büyümenin beklentiler dahilinde olmasının ardından Sterlin’in Dolar karşısında kendi dinamiklerinde güçlenme çabasında olması normal. Öte yandan bu hafta içinde Yuan’ın baskı altında kalabilecek olması Euro açısından önemli olduğundan bu durumun Euro/sterlin paritesinin düşmesine neden olabilir. Bu da Sterlin/dolar paritesinin bir miktar daha yükselmek isteyebileceğini ortaya koymakta.

Dolar faizlerinde düşüş devam ediyor ancak Japonya’dan hafta sonuna girerken gelen açıklamalar eksi faiz politikası uygulamasının Yen üzerinde bir anda ağır bir baskının oluşmasına neden oldu. Yuan’ın düşebilecek olması beraberinde Yen’e de baskı yaparken, diğer yandan hisselerde yaşanan yükselişler Dolar faizlerindeki düşüşün sınırlı olabileceğine işaret ediyor. Durum böyle oldukça paritede yükseliş devam edebilir ancak geçen haftaki yükseliş belirgin olduğundan ya düşüşlerde alım yapılmalı ya da 121 civarındaki alım pozisyonlarının daha kısa sürede kapatılması gerekebilir. Genel olarak hareket yukarı ama çok kısa vadede yükselişte teknik bir yavaşlama olabilir. Bu nedenle her ne kadar gelişmeler Yen olumsuz olsa da paritede alım yaparken dikkatli olunmalı.

Bir yandan düşen faizler altına destek verirken, diğer yandan VIX endeksindeki gerileme altının düşünü gerektiriyor. Aslında bu hareketin geneli teknik bir oluşumun sonucu olur. Son iki haftadan beri sürekli alıcılı olan altının yükseldiği seviyeler olan 1120’lerde satış baskısıyla karşılaşması oldukça normal. Ancak emtia fiyatlarındaki yükseliş ve Dolar’daki göreceli düşüşle birlikte hisselerin yükseliş eğiliminde olabilecek olması faizlerin düşüklüğüne bağlı bir durum olacağından altının da düşüşlerini alım için kullanmak faydalı olabilir.

Geçen hafta petrol fiyatları Suudi Arabistan’ın petrol üretimini yüzde 5 düşürme önerisiyle birlikte yükselmiş. Aslında bu durum çok da şaşılabilecek bir durum değil çünkü petroldeki elde tutma getirileri o denli düştü ki ve dünyada ekonomik faaliyetler artırılsın diye o kadar çok çaba da varken kimse petrolün elde tutma maliyetinin daha da düşebileceğine inanmaz. Bu nedenle petrol stokları bugünlerde yüksek olmaya devam etse de buna rağmen alıcılar piyasada hâkimiyetini devam ettiriyorlar. Ancak arz talep dengesi daha çok petrolün düşüşüne yönelik bir beklentiye işaret ettiği için bir noktada yaşanan yükselişler de terse dönebilir. Bu nedenle alım yaparken dikkatli olunmalı. Belirgin düşüşler olmadan alım yapmamak gerekir.

Enerji sektörü şirketlerindeki kârlılıkların düşüyor olması ve hatta zararların baş göstermiş olması SP 500 Endeksi dahil bir çok endeksin gerilemesi için bir zemin hazırlıyor. Bu arada VIX endeksindeki düşüş ve Dolar faizlerindeki gerilemelere baktığımızda hisselerin yükselmesi için nedenlerin azlığını gösterirken, olası düşüşlerin de çok belirgin olmayacağını düşünüyorum. Zira geçen hafta yaşanan yükselişin genel olarak küresel piyasalarda parasal arzın artmaya devam etmesinden ve Doların kısa vadede bir miktar daha düşebileceğinden kaynaklandığı için, bu hafta da düşüşleri bekleyip alım yapmak faydalı olacaktır.