Forex Yorumları

Dünyanın genelinden açıklanan ekonomik göstergelerin sunduğu olumsuz tablo Dolar kurunun son birkaç seanstan beri süre gelen yatay hareketini yükselişe bırakmasına neden olabilir. Küresel ekonomik endişeler artmaya devam ettiği sürece gelişmekte olan ülkelere olan para girişinin olmayacağı düşünüldüğünde TL faizlerinin yükselmediği bir ortamda kurun yükselmesini bekleyebiliriz. Bu nedenle kurun düşüşlerinde alım yapmak doğru bir strateji olabilir.

Dün Almanya’dan açıklanan dış ticaret dengesi verileri ihracatın belirgin ölçüde düşmesi ve buna karşın ithalatın da belirgin şekilde yükselmesi Alman ekonomisinin ve küresel ekonominin yavaşladığına işaret etti. Bu tespite yönelik diğer ekonomik göstergelerin ABD’den de geldiğini düşündüğümüzde paritenin sınırlı bir alanda hareket etmesi açıklanır. Emtia fiyatlarının gerilediği ve altının yükseldiği bir durumda VIX endeksi de yükseldiğine göre Dolar faizlerinde çok belirgin yükselişlerin olmasını beklemiyorum. Bu nedenle paritenin aşağı yönlü hareketi de sınırlı olabilir. Bu nedenle Avrupa’dan gelen ekonomik veriler olumsuz olsa da bu durum paritenin düşüşünü beklemek için değerlendirmeli ve sonradan alım yapılmalı. Euro/dolar paritesinde satış yapmak için gerekli şartlarsa henüz oluşmadı.

İngiltere’de AB’den çıkıp çıkmamasına yönelik kararın halka bırakılmasının ardından genel kanı İngiltere’nin AB içinde kalacak olduğu düşünülüyor. Buna rağmen Sterlinin birçok para birimi karşısında değer kaybetmeye devam etmesi dünyada yapılan sessiz kur savaşlarının bir parçası olarak görülebilir. Dolar faizlerinin yükselmeyip buna karşın İngiltere’den gelen ekonomik verilerin olumlu olduğu bir dönemde paritenin düşüşü spekülatif olmaya başlamış olsa da paritedeki düşüşleri alım fırsatı olarak değerlendirmeye devam etmek uygun bir stratejidir.

Küresel ekonominin yavaşlamasının iyice belirginleştiği bugünlerde Yen’in değer kazanıyor olması Dolar faizlerinin gerilemesiyle açıklanabilir ancak mevcut gidişatın Japonya Merkez Bankası’nın da çok hoşuna gitmediğini düşünüyorum. Zira geçen hafta açıklanan Japonya’nın büyüme verilerinin beklentilerin oldukça altında kalmış olmasını hatırlayacak olursak bugünkü durumun büyümeye yardımcı olmayacağını görmek oldukça kolay. Bu noktada Dolar faizlerinin çok belirgin şekilde gerilemeyeceğini düşünecek olursak paritedeki seans içi düşüşleri alım fırsatı olarak değerlendirmek gerekebilir.

Küresel ekonomik gelişmelere bakıldığında dünyanın hiçbir yerinde ekonomik beklentilerin olumlu olmaması ve faizlerde yaşanan gerilemeler altın fiyatlarının yükselişini tetiklemekte. Bu arada VIX endeksinin de yükseldiğini düşündüğümüzde ilerleyen günlerde hisse senedi piyasalarında yaşanması muhtemel dalgalanma artışının da altını yükseltebileceği düşünülebilir. Ne var ki içinde bulunduğumuz şartlar aynı zamanda oldukça deflasyonist olduğu için eğer VIX endeksinde bir gerileme yaşanacak olursa, o zaman altının yükselişlerinde yavaşlama görülebilir. Bu nedenle altının düşüşleri her ne kadar alım fırsatı olsa da VIX endeksini de takip etmek gerekir. Eğer VIX’te gerileme olursa altın alış pozisyonlarını kapatınız.

Suudi Arabistan’ın petrol üretimini azaltmakla ilgili bir adımın kısa sürede atılmayacağını açıklamış olmasıyla petrol arzının artışıyla ilgili ikinci defa spekülasyonun yapıldığına şahit olduk. Bu gelişmeyi bir de ekonomik şartlarla karşılaştıracak olursak Dolar’ın son günlerde değerlenmiş olması ve hisse senetlerinin baskı altında kalması petrolün bir miktar daha gerilemesini tetikleyebilir. Ancak yine de petrolün artık 30 Dolar civarında konsolide olma sürecinin bozulmayacağını, hatta dünden beri yaşanan gerilemenin bu konsolidasyon sürecinin bir parçası olarak kalacağını düşündüğümden düşüşlerin sadece orta vadede değil aynı zamanda kısa vadeli perspektifte de alım fırsatı olarak değerlendirilmesi gerekir.

Çin’de Yuan’ın gerilemeye devam etmesi küresel ekonomik durumun bozulmaya devam edebileceğini göstermiş olması ve petrol fiyatlarındaki düşüşler hisse senedi piyasalarının da gerilemesine neden oldu. Bunun yanında sadece ABD değil, aynı zamanda Avrupa’da da şirket cirolarında görülen azalmalar para dönüş hızının yavaşladığına işret ederken Fed’in para politikasındaki duruşunun belirsizliğini korumaya devam etmesi hisse senetlerine yardımcı olmuyor. Bu nedenle seans içinde hisselerde düşüşlerin görülebileceğini ve bu nedenle yükselişleri satış fırsatı olarak değerlendirmek gerekebilir.

Petrol fiyatlarının yükselişi ve VIX endeksinin düştüğü bir ortamda risk iştahının artması gelişmekte olan piyasalara olan para girişinin hızlanmasına neden oldukça TL gibi para birimlerinin değer kazanması oldukça normal. Dün bu temelde değer kazanan TL’nin Dolar karşısında bugün bir miktar daha gerilemesi mümkün. Hem Dolar’ın uluslararası piyasalarda gerileyebilecek olması, hem de yarınki faiz toplantısından bir faiz değişim kararı beklenmese de sadeleşme yönünde adımların atılabileceği söylemlerinin yeniden piyasaların dilinde olabilecek olması kurun seans içinde az bir miktar daha gerilemesine neden olabilir. Ne var ki seans kapanışından önce yarınki belirsizliğin riskini almak istemeyen yatırımcıların yeniden Dolar alarak kapanış öncesinde kurun yükselmesine neden olabilir. Bu nedenle seans içindeki düşüşleri bekleyip alım yapmak uygun bir strateji olabilir.

Bugün emtia ve hisse senedi piyasalarının oluşturduğu konfigürasyona baktığımızda Euro/dolar paritesinin yükselmesi için gerekli şartlar sağlanmış durumda. Hisselerin dünkü yükselişinin ardından bu sabah itibarıyla yeniden haftaya başladığı seviyelere gelmiş olması aynı şekilde emtianın da buna benzer bir hareket içinde oluşu, Dolar faizlerinin gerilemeye başlaması durumunda paritenin yükselişi kendini gösterebilir. Bu nedenle bugün ABD’de faizleri etkileyebilecek olan konut fiyatları, konut satış rakamları ve tüketici güven endeksi verilerini yakından takip etmek gerekiyor. Eğer bu veriler günün sonunda faizlerin gerilemesine neden olursa, paritenin düşüşlerini kısa metrajlı alım için kullanmak faydalı olabilir.

Avrupa Birliği ülkeleri İngiltere’nin AB’den uzaklaşmaması için İngiltere’nin isteklerini yerine getirmesi konusunda anlaşmış olmasının hemen ardından Londra valisi Boris Johnson İngiltere’nin AB’den çıkması için çalışmaya devam edeceğini açıklaması Sterlinin yükselişine engel oldu. Gerçek şu ki, böyle bir adım, halk referandumunun hem öncesinde gelmiş olması aslında iç politika manevrasıdır. Bu nedenle paritenin kalıcı bir şekilde düşmesini beklemek gerek çünkü böyle bir şeyin zamansal boyutu oldukça sınırlı olduğundan, piyasa bunu çok çabuk atlatır ve atlattığı gibi bu bir alım fırsatı olarak değerlendirilebilir. Bugün İngiltere Merkez Bankası başkanı Carney’in açık oturum toplantısında yanıtlayacağı sorular İngiltere Merkez Bankası’nın faizlerle ilgili niyetini ve Sterlini kur savaşı içine sokup sokmayacağı konusu ortaya çıkacak. Bu nedenle Carney’i takip etmek gerek. Eğer bu toplantıda çok belirgin bir söylem çıkmazsa, Sterlinin yükselişi için şartlar yerine gelmiş olur.

İki yıllık Dolar faizleri belirgin bir şekilde yükseliş trendine devam ederken, on yıllık Dolar faizlerinde görülen dalgalanmalar Dolar/yen paritesinin yükselişini olumsuz etkiledi. Oysa Japonya’dan açıklanan ekonomik verilerin çok parlak olmayışı ve daha şimdiden Yen’deki yükselişin Japonya ekonomisi üzerinde olumsuz etkiye neden olması Japonya Merkez Bankası’nın takip ettiği bir gelişme olsa gerek çünkü daha önceden yönetim olarak bu konudaki kaygılarını dile getirmişlerdi. Bugün Dolar’ın uluslararası piyasalarda gerileme ihtimalinin belirgin olması Doları’n paritesinin yükselişlerinin de sınırlı olmasına neden olur. Bu nedenle düşüşler alım fırsatı olsa da kısa metrajlı yükselişleri hedefleyerek alım denemeleri yapmak gerekiyor.

Küresel piyasalarda VIX endeksinin düşüşü risk iştahının yerine geldiğini gösterse de gelişmiş ekonomilerin borsalarında satış baskısının oluşu şimdilik altının düşüşüne neden oluyor. Ancak ilerleyen günlerde para akışının gelişmekte olan ülkelere yöneleceğini düşündüğümüzde bugünlerde yaşanan düşüşlerin ilerisi için bir alım fırsatı olarak kullanıldığını göreceğimizi düşünüyorum. Bu nedenle her ne kadar yükselen faizler altın üzerinde baskı yapsa da bugünlerde gelişmekte olan ülkelere para girişinin artabilecek olması altının yükselebileceği anlamına geliyor. Bu nedenle bugünlerde düşüşleri kısa metrajlı alım için değerlendirmek faydalı olabilir.

Yeni vadeye geçişin tamamlandığı bugünlerde petrol fiyatlarının alıcı satıcı dengesinin kısa aralıklı belirsizliği nedeniyle dalgalanması normal. Dün yaşanan yükseliş ardından bugün yaşanan gerilemelerin sonrasında petrolün artık ekonomik gerçeklere dönerek hareket edeceğini düşünebiliriz. Gelişmiş ülkelerin hisselerinde yaşanan yükselişin dün yerini düşüşe bırakmış olması bugünlerde para akışının gelişmekte olan ülkelere kaymasına neden olabilir. Böyle bir gelişme aynı zamanda petrole olan talebi artıracağı gibi aynı zamanda arzın da en azından sabitlenmiş olup bunun üzerine ABD’deki petrol kuyu sayılarının iyice düşmüş olması petrolün orta vadeli yükseliş senaryosunu destekler nitelikte. Bu nedenle düşüşleri alım fırsatı olarak değerlendirmek gerekebilir.

Şirket kârlılıklarında görülen gerilemeler dünkü seansta yaşanan yükselişin ardından yerini düşüşe bıraktı. Bu noktada küresel fonların ABD gibi gelişmiş ülkelerin risklerini alma yerine gelişmekte olan ülkelere geçiş yapabilecek olması oldukça belirgin para hareketlerine neden olacaktır. Bu esnada sadece kurlar ve emtia değil aynı zamanda hisse senedi piyasalarında da artacak volatiliteden haberdar olunuz. Her ne kadar ilerleyen günlerde hisse endekslerinde düşüşler yaşanabilecek olsa da bu düşüşlerin bir sonraki adımında belirgin yükselişler görülebilir. Dolaysıyla bugünlerde hisselerde alıma yönelik olup ancak aynı zamanda bir konsolidasyon süreci geçirmek durumunda kalacağını belirtmekte fayda var. Bu nedenle düşüşlerde kısa metrajlı alım denemeleri yapmak doğru strateji olacaktır.

Bu hafta Dolar kurunu etkileyecek birçok gelişme var. ABD’den gelecek açıklamalar ve TCMB’nin para politikası toplantısı sonrasında açıklanacak kararlar kurun yön bulmasında etkili olacak. Bir süredir konuşulan ancak gerçekleşmeyen para politikası sadeleşmesi gündemde kalmaya devam edecek. Bu kapsamda faiz bandının TCMB’nin borçlanma faizinde yükselişler başlayacağı düşünülüyor. Bu sayede TCMB birebir işlem yaptığı prime dealer olarak bilinen bankalardan daha yüksek faizle borç almayı amaçlayarak piyasadaki faizlerin birbirine yakınlaşmasını ve aynı zamanda farklı enstrümanların kullanımı yoluyla ortaya çıkan politik duruş belirsizliğinin azalacağı öngörülüyor. Bu belirsizliğin ortadan kalkması TL faizlerinin ilerleyen dönemde nasıl şekilleneceği de az çok ortaya çıkacağından bu haftaki TCMB toplantısından çıkacak kararlar ilgiyle izlenecek. Öte yandan ABD’den açıklanacak birçok ekonomik veri var. Geçen hafta beklentilerin üzerinde yükselmiş olan enflasyon verileri bu hafta Dolar’ın güçlenmesine neden olabilecek kadar belirgindi. Bu hafta TCMB TL faizlerinin yükselmesi yönünde adımların geleceğine piyasayı ikna edemezse, artan jeopolitik gelişmelerin neden olduğu risk primini göz ardı ettiği görülebilir ve bu da TL için oldukça olumsuz olur. Bu nedenle hafta içindeki TCMB açıklamaları çok önemli. TL faizlerinde yukarı yönlü yeni hareketler olmazsa kur yükselebilir. Bu nedenle en azından önümüzdeki Çarşamba gününe kadar düşüşlerin kısa vadeli alım için uygun olacağını düşünüyorum.

Geçen hafta ABD’den gelen enflasyon verilerinin yükselmesinin ardından yükselen hisse senedi piyasaları Dolar’ın birbirine zıt bu iki gelişme karşısında kararsız kalmasına neden oldu. Genel olarak geçen hafta yatay seanslar serisi geçiren Euro/dolar paritesinin bu hafta içinde ABD’den ve Avrupa’dan gelecek sektörel verilerin faizleri ne derecede etkileyeceğine ve aynı zamanda da emtia fiyatlarındaki hareketlere göre yön bulacağını düşünüyorum. Geçtiğimiz hafta toparlanma eğilimine giren hisseler ve petrol fiyatları beraberinde Dolar faizlerini yükseltmiş olduğu için bir yandan Dolar olumlu bir yandan da olumsuzdu. Bu belirsizliğin ortadan kalkışı emtia ve hisseler ardındaki ayrışmanın hangi tarafa doğru olacağına bağlı. Eğer emtia yükselir ve hisseler yatay kalırsa parite yükselebilir. Eğer hisseler düşer ve emtia yükselirse parite yine yükselir. Paritenin düşmesi için hisselerin düşmesi ve emtianın nispeten yatay kalması gerekir. Bu gelişmelerin gerçekleşmesi için önümüzdeki iki günlük seans uygun. Bu nedenle haftanın ilk iki seansında paritenin gerilemesi için teknik ortam var. Çünkü hızlı yükselmiş olan emtianın bir miktar yatay kalıp bu arada hisselerin çok az bir miktar kısa vadeli gerilemesi paritenin de sınırlı da olsa çok kısa vadede düşebileceğini gösteriyor. Ancak temel gelişmeler bu sürecin devamlı olmayacağına işaret ettiğinden bugün ve yarın haricinde alım yapmak yerine bekleyip düşüşleri takiben alım yapmanın faydalı olacağını düşünüyorum.

İngiltere’nin Avrupa Birliği’nde kalması için Avrupa ülkelerinin İngiltere’nin şartlarını karşılamakta olumlu davranmış olması Euro/sterlin paritesindeki volatilitenin azalmasına neden olabilir. Ancak hemen öncesinde piyasaların aldıkları pozisyonların bir kısmını kapatabilecek olması bu paritede bir miktar dalgalanmanın çok kısa vadede görülebileceğine işaret ediyor. Bu bağlamda paritenin son dönemde yükselmeye devam etmiş olmasından yola çıkacak olursak bu hareketin tersi düşüş olabilir. Bu da Sterlinin kısa vadede Dolar dinamiklerinin dışındaki nedenlere bağlı olarak yükselme ihtimalinin güçlendiğine işaret ediyor. Bu hafta içinde ABD ve İngiltere’den açıklanacak veriler belirleyici olmayacak. Daha çok Sterlin diğer çaprazlara göre hareket edeceğinden Dolar’ın genel itibarıyla çok fazla yükselmeyebilecek olması Sterlin/dolar paritesinde kısa vadeli yükselişlerin yakın olduğuna işaret etmekte.

Geçen hafta ABD’den gelen verilerin hafta sonunda enflasyonun varlığına işaret etmiş olması ve yükselen Dolar faizleri bu hafta içinde paritenin yükselişlerini tetikleyebilir. Geçen hafta Fed’den yapılan açıklamaların ve küresel ekonomik görüntünün olumsuzluğu düşünüldüğünde paritenin yükselmeyişi açıklanabilir. Ancak bu haftadan itibaren küresel ekonomi olumlu beklentilerin yükselmiş olması hisse senetlerinin kısa vadede olmasa da hafta içinde düşüşlerin oldukça sınırlanacağına işaret etmesinden dolayı Dolar/yen paritesinin bu bağlamda yükselmesini bekliyorum. Geçen hafta Japonya’dan açıklanan ekonomik verilerin genel olarak Yen olumsuz görüntü arz etmiş olması ve bu hafta da Japonya’dan gelecek açıklamaların, özellikle sanayi üretimini ilgilendiren unsurların Yen olumsuz olabilecek olması, Dolar/yen paritesinin düşüşlerde alınmasını gerektirebilir.

VIX endeksinin belirgin şekilde gerilemesi ve beraberinde emtia fiyatlarındaki yükselişler altın fiyatlarının hafta içindeki yükselişlerini sınırlandırması açısından önemli gelişmelerdi. Yeni haftaya başlarken Dolar faizleri başta olmak üzere, G5 ülkelerinin faizlerini yakından takip etmek gerekiyor. Buna ek olarak Çin’deki gelişmeleri de göz ardı etmemek gerek. Emtia fiyatlarının yükseliş eğiliminde kalabilecek olması kısa vadede altındaki düşüşlerin sınırlı olmasına neden olabilir. Bu nedenle VIX endeksindeki gerilemenin altında hızlı düşüşler yaratacağını düşünmeyiniz. Ancak altının hafta içinde 1200 Dolar’ın altını görebilecek olduğunu da düşündüğümden yükselişlerde kısa vadeli ancak kısa metrajlı ve stoplu satış denemeleri yapmak gerekebilir.

Mart vadeli petrolün yerini Nisan vadeli petrole bırakması sürecinde yaşanan gelişmeler petrolün kısa vadede çok az da olsa bir miktar gerilemesinin ardından yükseliş eğiliminde kalmayı planladığına işaret etti. Geçen haftaki haftalık kapanışın ardından bu haftaya yükselerek başlamış olması bugün petrolün dar alanda dalgalı hareket etmesine neden olur. Büyük resme bakıldığındaysa, hisselerde görülen yükselişlerin etkisiyle petrolün de yükselmeye devam etme ihtimali geçerliliğini korumakta. Buna ek olarak Dolar’ın hafta ortasına doğru gerileyebilecek olması da petroldeki olası düşüşlerin alım için fırsat vereceğine işaret etmekte. Bu nedenle bekleyip alım yapmak faydalı olacaktır.

Geçtiğimiz hafta Fed yetkililerinin yaptıkları açıklamalarda ve gelen tutanaklarda Fed’in kısa vadede faiz artırmak için nedeni olmadığı görüldü. Hafta sonuna girerken ABD’den gelen ve sürpriz şekilde beklentilerin üzerinde olduğu görülen enflasyon verilerinin bu durumu tersine çevirebilir. Bu nedenle kısa vadede emtia düşmeye başlayacak olursa hisse senedi piyasalarında da aynı yönde hareketler gözlemlenebilir. Ancak yine de emtiadaki olası geri çekilmelerin sınırlı olacağını düşündüğümden ve hisseler çok kısa perspektiften değerlendirildiğinde emtia yükselişlerinin nispeten gerisinde kalmış olmasından dolayı, bugünkü seansta hisselerde geril çekilmenin sınırlı olmasını bekliyorum.