Forex Yorumları

Bu hafta Türkiye’nin gündemi önemli siyasi ve ekonomik gelişmelerle dolu olduğu için hem kur piyasalarında hem de hisse senetlerinde belirgin dalgalanmalar görülebilir. Her şeyden önce gelişmekte olan piyasalarda para girişinin yavaşlaması beklenirken bunların içinde en az sermaye çekebilecek durumda olan ülkeler arasında Brezilya ve Türkiye var. Bu durumda genel konjonktür zaten Türkiye aleyhine. Öte yandan TCMB’nin yarınki toplantıda borç verme faizinde indirime gidebilecek olması ve bu arada piyasa faizlerinin yükselmesi bankacılık sektörü açısından olumlu olmadığından hisselerde oluşabilecek satış baskısı da TL’nin değerlenme sürecini geciktirir. Bu gelişmeleri bir yana koyacak olursak Dolar’ın uluslararası piyasalarda gerilemesi de mümkün gözükmekte. Uluslararası hisse senedi piyasalarının yükselmeye devam etmesi ve beraberinde emtiaların da düşüşünü durdurması Dolar’da kısmi bir düşüşün gerçekleşmesine olanak tanıyabilir. Bu gelişmeler ışığı altımda Dolar/tl paritesinin 2,99’a yeniden yaklaşacağını düşünüyorum. BU nedenle Dolar kurunun gerilemeleri takiben alım denemeleri yapmak uygun strateji olabilir.

Geçen hafta Dolar faizlerinde yaşanan yükselişler Euro/dolar paritesinin gerilemesine neden olmuş olsa da, piyasaların genel dengesi göz önüne alındığında hisse senedi piyasaların yükselişten yana olması ve emtialardaki düşüşün durulması Dolar’ın gerilemesine neden olabilir. Hal böyleyken bu hafta içinde Almanya ve Avrupa’nın genelini kapsayan açıklanacak önemli veriler paritenin yükselmesine neden olabilecek haberleri içerebilir. Avrupa’da hizmet ve imalat sektörü büyüme verileri beklentilerin üzerinde açıklanacak olursa paritenin yükselişi beklemeksizin gerçekleşebilir.

İngiliz halkının 24 Haziran’da yapacağı referandumda Avrupa Birliği’nden çıkma olasılığının azalmış olması Sterlin üzerindeki baskıların azalmasına neden oluyor. Buna ek olarak hisse senedi piyasalarının yükselebilecek olması ve Fed’in kanımca Eylül ve Aralık aylarında faiz artırabilecek olması Sterline de olumlu yansıyabileceğinden Sterlin/dolar paritesindeki düşüşlerin sınırlı kalması mümkün. Yarına kadar İngiltere’den bir veri açıklaması yok ancak ABD’den imalat sektörü büyüme verileri açıklanacak. ABD’yi ilgilendiren veri olmasına rağmen büyüme verisinin Dolar olumlu açıklanması dahi Sterlin açısından olumlu algılanabilir. Bu nedenle paritedeki düşüşleri alım fırsatı olarak değerlendirmekte fayda var.

Dolar/yen paritesi kısa vadeli kritik destek seviyesinde tutunmaya çalışırken yukarı yönlü hareket edebilecek olma ihtimali hala varlığını sürdürüyor. Özellikle yükselen Dolar faizleri ve artmaya devam edebilecek hisse senedi endeksleri Dolar/yen paritesinin de yükselmesini tetikleyebilir. Japonya’dan açıklanan Yen olumsuz verilere rağmen bir süredir yükselemeyen Dolar/yen paritesinin seans içindeki gerilemeleri 109,60 civarında destek bulabilir.

Geçtiğimiz ay 1300 Dolar seviyesine ulaşmasının ardından bir ay içinde 1250 Dolar’a kadar yavaş bir şekilde gerileyen altın fiyatlarının bu yavaş gerilemesi altının alıcılı olduğunun göstergesidir. Bu bir aylık süreçte faizlerde yaşanan dalgalanmalara kayıtsız kalan altının bu hareketi ilerleyen günlerde faizlerin artışı durduğu zaman altının yükselmesine yönelik şansının önünü açar. Buna ek olarak hisse senedi fonlarının portföylerine altın alıyor olmasının da etkisi değerlendirilmelere katılacak olursa, altındaki kısa vadeli gerilemelerin alımlarla destekleneceğini söylemek mümkün.

Geçen hafta petrol stoklarındaki yükselişler ve Kanada’da yaşanan yangınlar nedeniyle petrol arzının azalmasına yönelik gelişmelerin ektisinin azalması yeni haftada petrol fiyatlarını gerilemelerine neden olabilir. Ancak hisse senedi cephesine baktığımızda o tarafta alıcılı seansların yaşanabilecek olması petroldeki düşüşlerin sınırlanmasına neden olabilir. Bu nedenle yeni haftaya başlarken petrolün hisse senetlerinin etkisinde kalarak dalgalanacağını ve bu nedenle de düşüşlerde alım yapılmasının faydalı olacağını düşünüyorum.

Son gülerde SP 500 endeksi seans içinde ortalama yüzde birin üzerinde dalgalandı. Böylesine belirgin dalgalanmaların oluşması için piyasada gerçek anlamda bir kafa karışıklığının olması gerekir. Bu kafa karışıklığı Fed’in faiz artırabilecek olmasından kaynaklanırken aynı zamanda açıklanan ekonomik verilerin ekonomi olumlu gelmesinden kaynaklanıyor. Buna bir neden daha eklemek gerekirse bir yandan ABD ekonomisine dair veriler olumluyken diğer yandan da küresel gelişmelerin hisse senedi piyasalarındaki olumsuz etkisi de bu dalgalanmaya neden olabilir. Bu sürecin bir süre daha devam etmesi normal ancak bugüne bakacak olursak Dolar’ın bir miktar gerileyebilecek olması hisse senedi piyasalarında düşüşlerin sınırlı olmasına neden olabilir. Bu nedenle seans süresince düşüşler gerçekleşirse geçtiğimiz günlerin aksine yapılacak alımların kısa metrajlı tutulmasında fayda var.

FED’in faiz artırımına yönelik söylemleri belirginleştikçe değer kazanan Dolar, kurun da yükselmesine neden oldu. Türkiye’de yaşanan siyasi gelişimlerin neden olduğu belirsizlik ortamının TL üzerinde baskı yapmaya devam ederken Dolar kurunun düşmesi ancak Dolar’ın yine uluslararası piyasalarda değer kaybetmesiyle mümkün. Bunun dışındaki durumlarda kurun ya yatay ya da düşmeden önce bir miktar daha yükselmesini beklemek gerek. Böyle bir durumda 3 seviyesini aşması durumunda 3,02’den önce belirgin bir satış baskısı oluşmaz.

Fed yetkililerinin Dolar faizlerini artıracağına yönelik açıklamalarda bulunması Dolar faizlerinin yükselmesi ve hisse senedi piyasalarının satışına neden oldu. Bu gelişmeler paritenin düşmesine neden olurken bu sabah itibarıyla hisselerin güne yükselişle açılması ve Avrupa’dan açıklanacak cair işlemler dengesinin Euro olumlu gelebilecek olması paritenin seans içinde 1,1270’e kadar düzeltme yapmasına neden olabilir.

İngiltere’den bu hafta gelen ekonomik verilerin Sterlini destekliyor olması Dolar’daki yükselişe rağmen Sterlin/dolar paritesinin yükselmesine neden oldu.. Elbette asıl hareket Sterlinin diğer çaprazlarında belirginleşse de hem Dolar’a hem de diğer para birimlerine karşın Sterlinde bir düzeltme olabilir. Her en kadar Brexit meselesinin gerçekleşeceğini sanmasam da bu konunun Sterlin üzerinde baskı yapmaya devam edeceğini söyleyebilirim.. Bu nedenle paritenin yükselişlerini takiben kar amaçlı gelecek satışlar düşüşe neden olabilir.

Dolar/yen paritesi kısa vadeli yükselişini tamamlamak üzere ancak bunun anlamı 110 seviyesinin üzerinden belirgin bir satış baskısıyla karşılaşacağı anlamı çıkartılmamalı. Aksine eğer Dolar faizleri yükselmeye devam eder ve Japonya’dan açıklanan ekonomik verilerdeki gidişat devam ederse o zaman belki de parite çok daha yukarılarda hedefler arayabilir. Bu da ani bir hareketle olabileceğinden Dolar/yen satarken, özellikle de bugünlerde çok dikkatli olunuz.

Son iki seansta 40 Dolar’ın üzerinde gerileyen altın fiyatları bugün Dolar’ın gerilemesiyle birlikte yükselme çabasını sürdürüyor. Faizlerin yükseleceği beklentisi sadece Fed cephesinde sınırlandığı in öyle görülüyor ki düşüşler de 1240 civarında dengelenir. Bu nedenle İngiltere Merkez Bankası gibi diğer merkez bankalarının şu aşamada faiz artırmak için hala uzak bir noktada olmaları altının düşüşlerinin alım fırsatı olarak değerlendirilmesine neden olabilir.

Dolar’da yaşanan yükselişe ve hisse senedi piyasalarını gerilemesine rağmen petrol fiyatlarındaki düşüşler oldukça sınırlı kaldı. Bu gelişmenin nedeni vade değişimi olsa da bugünlerde vade değişimi sonrasında yeni fiyatın 50 Dolara çok yakın olması kısa vadede yükselişleri takiben düşüşlerin gerçekleşmesine olanak tanıyabilir. Bugün Dolar’ın ir miktar gerileyebilecek olması petrolün kısa vadede yükselişine neden olursa bu bir satış fırsatı olarak değerlendirilebilir.

Bir yandan Fed’ in faizlerle ilgili tutumu hisse senetlerine baskı yaparken diğer yandan ABD’den açıklanan ekonomik verilerin olumsuza dönme ihtimalinin artışı hisselere baskı yapıyor. Buna rağmen bugünkü seans Asya piyasalarının yükselişi ve aynı zamanda emtia fiyatlarındaki artışla yükselerek açıldı. Bu noktada Dolar’ın seans boyunca yükselmesinin ardından gerileyebilecek olması hisse senedi piyasalarının dünkü dip seviyeleri kırmadığı sürece düşüşlerde alınması gerektiğini gösteriyor. Bu nedenle düşüşleri bekleyip alım fırsatlarını kollamak gerekebilir.

Bugün TCMB tarafından açıklanacak enflasyon tahmini ekonomik büyümenin nasıl şekilleneceğiyle ilgili resmi daha çok ortaya koyacak. Yılbaşından bu yana enflasyon oranında görülen gerileme ve kurdaki düşüş bir arada olunca ekonomik büyümeyle yüzde 4’lük ilgili tahminlerin gerçekleşebilmesi için yılın geri kalan yedi ayında çok fazla düşük enflasyon tahmininin olmaması gerekir. Şayet enflasyon beklentileri geçen dört ayın yaratmış olduğu aritmetik projeksiyonun yani yüzde 7,8 üzerinde olursa enflasyon şu ana kadar ki açıklanan ekonomik büyüme verilerini yansıtmaz ve biraz fazla olur. Bu da TL’nin değer kaybetmesi anlamına gelir. Bu nedenle bugün TCMB’nin açıklayacağı enflasyon beklentisinin yüzde 7,5 altında hatta yüzde 7 olması gerekir. Böyle olursa artan belirsizlik ortamı devem edecek olduğundan kurda hafif bir yükseliş yaşanabilir. Ancak verilerin tutarlı olması bir noktada TL’ye olan güveni yerine getireceğinden seans içindeki yükselişleri takiben gerilemeler görülebilir. Eğer enflasyon beklentileri %7,8 üzerinde açıklanırsa kurdaki artış kalıcı ve belirgin olur. Bu nedenle her hâlükârda seans içinde bir yükseliş olmasını bekleyin ama sonrasında düşüşlerin olması enflasyon beklentilerinin yüzde 7,8’in ne kadar üzerinde ya da ne kadar altında olacağına bağlı.

Dün AB’den açıklanan sanayi üretimi verileri beklentilerin oldukça üzerindeyken enflasyon verilerinin beklentiler dahilinde gerçekleşmiş olması hisse senedi piyasaları için olumlu görünse de küresel ekonomiyle ilgili olumsuz havanın devam ettiği bir süreçte ABD enflasyonu yüksek olması Euro/dolar paritesinin yükseliş potansiyelini sınırlandırıyor. Bu senaryonun bugün açıklanacak verilerle de görülebileceğinden yükselişleri takiben satış denemeleri yapılabilir. Bu arada elbette Avrupa’dan gelecek olan enflasyon verilerini de yakından izlemek gerekir ancak Avrupa2nın şu aşamada birr olumlu sürpriz yaratmayacağını düşündüğümden paritenin seans içindeki yükselişleri satışa zemin hazırlar. Kısa vadeli yükselişlerde satış denmeleri yapılabileceği gibi olası yükselişlerden faydalanmak üzere geri çekilmeler olursa alım da yapmak uygun bir strateji olabilir. Ancak düşüşlerin öğlen 13 gibi gerçekleşmiş olması gerekir. O saate kadar düşüş olmazsa alım fırsatını değerlendirmeyip yükselişleri bekleyip satış yapmak gerekir.

İngiltere’den dün açıklanan enflasyon verilerinin sürpriz bir şekilde düşük açıklanmış olması Sterlin açısından çok olumlu olmadı. Bu gelişmeyi bir de hisse senedi piyasalarının düşüşüyle birleştirerek ele aldığımızda Sterlin/dolar paritesinin bugün yükselişlerinin oldukça sınırlı kalması gerekir. Bu nedenle seans içinde oluşabilecek yükselişleri satış fırsatı olarak değerlendirmek ilk etapta akla yatkın geliyor. Eğer bugün İngiltere’den açıklanacak istihdam verileri de enflasyon oranı gibi düşük gelecek olursa, o zaman düşüşler belirginleşebilir. İstihdamın olumlu gelmesi durumundaysa paritenin düşüşünü takiben yükselişler görülebilir. Bu durumda geri çekilmeler kısa metrajlı alım fırsatı olarak değerlendirilebilir.

Japonya’da enflasyon verilerinde görülen gerilemeler ve Çin ekonomisinin yavaşlama sinyallerini belirginleştirmiş olması Yen üzerinde baskı yapmaya devam ediyor. Diğer yandan Dolar faizlerinin son birkaç seanstan beri yükselme çabası içinde olması da ele alındığında Dolar/yen paritesindeki yükselişlerin devam etmesi beklenebilir. Bu noktada kısa vadeli destek seviyelerinde kısa metrajlı alım denemelerinin uygun olabileceğini düşünüyorum.

Hisse senedi piyasalarındaki gerilemelerin beraberinde Dolar’ın da yükselişine neden olması dünyada artabilecek güvenli liman ihtiyacının belirmeye başladığına işaret ediyor. Bu durum altın için olumlu olsa da fonların 1270’li seviyelerden altın almadan önce Dolar’ın yükselişiyle birlikte altının önce gerilemesini bekleyebilirler. Dolayısıyla bugünlerde faizlerde yaşanan yükselişler altının ilk etapta yeniden gerilemesine neden olabilir. Bu durumda da kısa vadede yükselişlerde satış denemeleri yapılabilir ancak güvenli liman ihtiyacının önümüzdeki günlerde belirebileceği nedeniyle satış pozisyonunda çok beklememek gerekir.

Kanada’daki üretim azalışları nedeniyle arz fazlasının bir süreliğine ortadan kalktığı bugünlerde bu durumun ne kadar uzun süreceği tartışılmaya başlandı. Eğer yükselen petrol fiyatlarından faydalanmak üzere üreticiler üretimlerini artıracak oluşa o zaman petrolde yeniden düşüş olabilir ancak bu sefer de talepteki düşüklük devreye girer. Bu dönemde küresel ekonomik faaliyetlerde bir miktar gerilemelerin olması petrol üretiminin hemen oluşmayacağına işaret ettiği için olası gerilemeler sadece kısa vadeli olur. Bazen de fonların kar realizasyonlarına denk gelen düşüşler de görebiliriz ama süreklilik kazanmaz. Bu durumda yükselişleri bekleyip fonların satış denemelerini ummaktan başka çare yok. Alım için bu seviyeler tehlikeli olabilir.

ABD’den yükselen enflasyon verileri Fed yetkililerinin faiz artırmayla ilgili beklentilerinin daha da su yüzüne çıkması beklenebileceğinden hisselerdeki düşüş açıklanır. Bu arada emtia fiyatlarındaki yükseliş her ne kadar hisse olumsuz görünse de enerji şirketlerinin kar oranlarında artış olabileceği şu aşamada SP 500 endeksini destekler ancak endeksin olası düşüşü enerji fiyatlarında görülebilecek düşüşlerle birlikte daha belirgin hale gelebilir. Bu nedenle SP 500 ‘de yapılabilecek en güzel şey önce yükselişleri bekleyip o arada petrolün düştüğü zamanları denk getirerek satış denemelerinde bulunmak olacaktır.