Önerilen Sonuçlar()
Mobil Uygulamayı İndir
QNB Invest
© 2018 QNB Invest A.Ş.
Enflasyon (TÜFE) martta kurum beklentimiz olan %2,0’nin üzerinde ve piyasa medyan piyasa beklentisi olan %2,9’un altında aylık bazda %2,3 oranında artış gösterdi. Böylece, baz etkisi sayesinde yıllık enflasyon %55,2’den %50,5’e gerilemiş oldu. Aylık enflasyonda beklentimiz ile gerçekleşme arasındaki farkın sebebi ise gıda fiyatlarındaki artışın (%3,85) beklentimizin (%3,15) üzerinde gerçekleşmesi oldu.
Mevsimsellikten arındırılmış enflasyon trendine baktığımızda ise yaklaşık 9 aydır döviz kurunun yatay seyretmesine ve enerji fiyatlarının son dönemde gerilemesine rağmen dayanıklı mallar ve hizmet gruplarında eğilimin %40 civarında yapışkanlık gösterdiğini gözlemliyoruz. Ücretlerdeki artışa, fiyatlama davranışlarındaki ve enflasyon beklentilerindeki bozulmaya bağladığımız bu durumun önümüzdeki aylarda da devam etmesini bekliyoruz.
Talep görünümüne baktığımızda, Merkez Bankası’nın yayınladığı çıktı açığı göstergeleri iktisadi faaliyetlerin 2021’den bu yana potansiyelinin üzerinde seyrettiğine işaret ediyor. GSYH hesabında yer alan yerleşik hanehalkı tüketimine baktığımızda da 4Ç22 itibariyle uzun yıllar trendinin yaklaşık %20 üzerinde seyrettiğin gözlemliyoruz. Depremler sonrasında birkaç hafta kesinti olsa da tüketim harcama eğiliminin güçlü seyretmeye devam ettiğini gözlemliyoruz. Yılın ikinci çeyreğinde negatif kredi faiz görünümünün devam ettiği bu dönemde kredi kanalında ilave bir genişlemenin şaşırtıcı olmayacağını değerlendiriyoruz. Dolayısıyla, önümüzdeki dönemde talep kaynaklı ve fiyatlama davranışlarında bozulma kaynaklı enflasyonist baskıların devam etmesini bekliyoruz.
Baz etkilerinin yılın ilk yarısı boyunca etkili olmaya devam etmesini bekliyoruz ancak dezenflayon süreci beklenildiği kadar uzun ve kalıcı olmayabilir. İlk aşamada, yıllık manşet enflasyon kademeli olarak haziran itibarıyla %42’ye gerileyebilir. Öte yandan, yılın ikinci başta hizmet grubu olmak üzere çekirdek enflasyonun katılık göstermeye devam etmesini bekliyoruz. Yıl sonu enflasyon beklentimiz olan %48’i korumaya devam ediyoruz.
Grafik 1 – Yıllık TÜFE & TCMB Ort. Fonlama Faizi
Kaynak: TÜİK, QNBFI
Fed’in para politikasının gidişatını belirlerken, yararlandığı ve seyrini göz önünde bulundurduğu veriler olan kişisel tüketim harcamaları enflasyonu (PCE) beklentilerin altında açıklandı. Manşet PCE yıllık bazda %5,4’ten %5’e, çekirdek PCE ise %4,7’den %4,6 seviyesine geriledi. PCE rakamları tüketim eğiliminin beklenenden daha hızlı yavaşladığına işaret ederken, önümüzdeki dönemde bu eğiliminin sürmesi 2024’te faiz indirim beklentilerini güçlendirebilir. ABD borsalarında verilerin ardından kısa vadeli görünümün güçlendiğini belirtelim. PCE verilerinin sonrasında bu hafta gözler cuma günü ABD’de açıklanacak olan mart ayı istihdam verilerinde olacak. İstihdam piyasasında, ücretler tarafında rakamların yumuşamaya işaret etmesi enflasyon kanalına olumlu yansıması bakımından öne çıkıyor. Fed bir sonraki toplantı için bu verilerin seyrini değerlendirip faiz kararını şekillendirecektir.
BIST 100 Endeksi’nde kısa vadeli alçalan trenddeki hareket devam ediyor. Endeks cuma günü %1,7 oranında düşüşle 4813 seviyesinden kapanış gerçekleştirdi. Böylece 4880 desteğinin altında haftayı tamamlamış oldu. Yeni haftada Asya borsaları olumlu seyir izlerken, yaşanan satış baskısının ardından endeksin yurt dışı borsalara paralel yukarı tepki gösterebilir. 4880 direnç haline gelirken, bu seviyenin üzeri tepki alımlarının ileri taşınması ve yükselişin 5000 direncine devamı için öne çıkıyor. 4752 ana destek olup, endeksin bu seviye üzerinde ikili dip oluşturması için önemli. Aksi halde satış baskısının ileri taşındığını görebiliriz.
OPEC+ mayıs ayından itibaren günlük 1 milyon varili aşan petrol üretimi kesintisine gitme kararı aldı. Petrol fiyatları OPEC+’in kararı ile sert bir şekilde yükseliş gösterdi. Kısa vadeli sıkışmasını yukarı tamamlayan petrol fiyatlarında görünüm güçlü. Brent petrolde 82,3 dolar destek konumunda iken, 85 dolar ve 86,50 dolar hedef direnç seviyeleridir.
Pazartesi günü (3 Mart) açıklanacak mart ayı enflasyon verisinin piyasa medyan beklentisi olan %2,85’in altında %2,0 olarak gerçekleşmesini bekliyoruz. Beklentimize paralel bir gerçekleşme durumunda yıllık enflasyon %55,2’den %50,1’e gerilemiş olacak.
Enflasyon aylık bazda ocak ayında %6,6, şubat ayında ise %3,1 olarak gerçekleşmişti. Enflasyonun mart ayında aylık bazda bir miktar gerilemesi beklentimizin arkasında taze sebze ve meyve fiyatlarındaki bir miktar gerileme ve çekirdek mallar grubundaki yatay seyir öngörümüz yer alıyor. Öte yandan, hizmet enflasyonunda yüksek seyrin devam etmesini bekliyoruz. Asgari ücret zammı sonrası ocak ayında %12,7 artış gösteren hizmet fiyatları, şubat ayında %3,1 oranında artış göstermişti. Hizmet enflasyonunun martta şubat ayına yakın bir şekilde gerçekleşmesini bekliyoruz.
Talep görünümüne baktığımızda, Merkez Bankası’nın yayınladığı çıktı açığı göstergeleri iktisadi faaliyetlerin 2021’den bu yana potansiyelinin üzerinde seyrettiğine işaret ediyor. GSYH hesabında yer alan yerleşik hanehalkı tüketimine baktığımızda da 4Ç22 itibarıyla uzun yıllar trendinin yaklaşık %20 üzerinde seyrettiğin gözlemliyoruz. Depremler sonrasında birkaç hafta kesinti olsa da tüketim harcama eğiliminin güçlü seyretmeye devam ettiğini gözlemliyoruz. Yılın ikinci çeyreğinde negatif kredi faiz görünümünün devam ettiği bu dönemde kredi kanalında ilave bir genişlemenin şaşırtıcı olmayacağını değerlendiriyoruz. Dolayısıyla, önümüzdeki dönemde talep kaynaklı ve fiyatlama davranışlarında bozulma kaynaklı enflasyonist baskıların devam etmesini bekliyoruz.
Baz etkilerinin yılın ilk yarısı boyunca etkili olmaya devam etmesini bekliyoruz ancak dezenflayon süreci beklenildiği kadar uzun ve kalıcı olmayabilir. İlk aşamada yıllık manşet enflasyon nisanda %45’e, haziran ise %42’ye gerileyebilir. Öte yandan, yılın ikinci başta hizmet grubu olmak üzere çekirdek enflasyonun katılık göstermesini bekliyoruz. Yıl sonu enflasyon beklentimiz olan %48’i korumaya devam ediyoruz.
BIST 100 Endeksi’nde volatil seyir devam ediyor. Endeks hafta içerisinde önemli destek seviyelerinin aşağı kırılması sonrasında dünkü işlemlerde toparlanma çabası gösterdi. Salı günü %3,7 oranında düşüş gösteren endeks dün %2,7 oranında yükseldi. Endeksin yeniden 4890 seviyesinin üzerinde yükselmesini tepki alımlarının ileri taşınması açısından olumlu olarak değerlendirebiliriz. Bu seviyenin üzerinde kaldığı sürece direnç seviyelerine doğru yükseliş yaşanabilir. Ancak siyasi gündem devam ederken, olası dalgalanmaya karşı da diğer yandan temkinli olmakta yarar olduğunu düşünüyoruz. 4890 seviyesinin üzeri yükselişin 5004 ve 5074 dirençlerine devamı için takip edilebilir. 4811 ve 4752 seviyeleri destekler haline geldi. Endeksin 4752 seviyesini kısa vadeli dip haline getirmesi öne çıkıyor. Öte yandan; yurt dışında bankacılık sektörüne yönelik gelişmeler piyasaların takibinde kalmaya devam ediyor. İngiltere Merkez Bankası finansal piyasalardaki bir sonraki sıkıntının kurumsal krediler tarafından tetiklenebileceği konusunda uyarıda bulundu. Fed finansal kuruluşlar yetkilisi, Fed’in gelecekte benzer banka iflaslarını önlemek için daha güçlü bankacılık düzenlemelerine ihtiyaç olup olmadığını değerlendirdiğini belirtmişti. Bugün ABD’de 4Ç22 GSYH büyümesinin nihai rakamları açıklanacak. Buna göre büyümenin son çeyrekte %2,7 oranında teyit edilmesi bekleniyor. Fed’in bankacılık sektöründe yaşanan gelişmelerin bu aşamada büyüme üzerinde bir sıkıntıya neden olmayacağını öngördüğünü belirtelim. Diğer yandan ABD borsalarında kısa vadeli yükselen trendde görünüm olumlu görünüyor.
EUR/USD, 1,08 ‘in üzerinde hareket ederken, 1,09 seviyesine doğru güç kaybına uğruyor. ABD tahvil faizlerindeki yükseliş paritenin hızını kesmiş durumda. Paritede 1,0840 ilk planda direnç konumunda iken, bu seviyenin aşılması ile sonraki direnç olan 1,0930 seviyesine yükseliş gösterebilir. 1,07 desteğinin üzerinde kısa vadeli görünümün olumlu olduğunu söyleyebiliriz.
Altın ons fiyatları 1960 dolar seviyesinin üzerinde kalma çabası gösteriyor. 1960 dolar seviyesinin üzerinde yeniden 2000 ve 2010 dolar dirençlerine doğru yönelim gösterebilir. 1934 dolar desteğinin üzerinde ise genel görünüm olumlu kalmaya devam edecek. Gram altında dolar kurunun genel olarak desteği sürüyor.
BIST 100 Endeksi’nde henüz kısa vadeli yön tayin edilmiş değil. Endeks sıkışma içerisinde hareket ederken, yukarı yönlü ataklarda güç kaybına uğruyor. Endeks 5020 desteğinin yeniden altına geri çekilmiş durumda. 5020 direnç haline gelirken, bu seviyenin üzeri yeniden 5074 ve 5118 dirençlerine yönelim için takip edilebilir. Endekste görünümün güçlenmesi ve yükselişin hız kazanması için 5118 direncinin aşılması öne çıkıyor. 4890 ise ana destek olarak önemini koruyor. Bu seviyeye doğru olası geri çekilmelerde endeksin yukarı tepki göstermesi aşağı yönlü hareketlerin ileri taşınmaması için önemli. Endekste bugün de dalgalı bir seyir gerçekleşebilir. Yurt dışı tarafa baktığımızda; son günlerde bankacılık sektörüne yönelik endişelerin azalması ile ABD ve Avrupa borsaları bant hareketi içerisinde yükseliş çabası gösteriyor. Son dönemde ECB yaptığı açıklamada bankacılık sistemindeki koşulları yakından izlemeye devam edeceklerini, sistemi sağlam tutmak için gereken tüm araçlarını kullanmaya hazır olduklarını belirtiyor. Fed ise yaşanan gelişmelerin şuan için büyüme üzerinde sıkıntıya neden olmayacağını düşünüyor. Haber akışına bağlı olarak yurt dışı piyasalarda hareketlilik devam edebilir.
EUR/USD paritesi yeniden 1,08 seviyesinin üzerine tepki gösterdi. 1,0840 direncinin aşılması ile 1,0930 direncine doğru yönelim gösterebilir. 1,07 destek konumunda iken, bu seviyenin üzerinde kısa vadeli görünüm olumlu görünüyor. Altın ons fiyatları 2000 dolar ve üzerine doğru ataklarda güç kaybına uğruyor. 1960 dolar seviyesinin üzerinde kaldığı sürece yeniden 2000 ve 2010 dolar dirençlerine doğru yönelim gösterebilir. 1934 dolar desteğinin üzerinde ise genel görünüm olumlu kalmaya devam edecek.
Grafik 1 – FOMC Medyan Beklentileri
2023P
2024P
2025P
Büyüme (%)
Mart Projeksiyon
0,4
1,2
1,9
Aralık Projekiyon
0,5
1,6
1,8
Çekirdek PCE Enflasyon (%)
3,6
2,5
2,1
3,5
Faiz Beklentisi (%)
5,1
4,3
4,1
Kaynak: FOMC, QNBFI
Fed 25 baz puanlık faiz artırımı gerçekleştirerek politika faiz oranı aralığını %4,75-5 bandı ile 2007 yılından bu yana en yüksek seviyeye çıkardı. ABD'de yaşanan bankacılık krizi nedeniyle Fed'in bu toplantıyı pas geçebileceğine dair beklentiler de mevcut iken, banka piyasa genelindeki beklentiye paralel faiz artırımı gerçekleştirmiş oldu. Fed, ekonomik göstergelere ilişkin beklentilerini de yayımlarken, 2023 sonuna yönelik aralık ayında belirlenen % 5,1'lik faiz tahminini değiştirmedi. Fed Başkanı Powell kararların ardından yaptığı basın toplantısında; bankacılık sistemindeki koşulları yakından izlemeye devam edeceklerini, sorunların çok yeni olduğunu ve sistemi sağlam tutmak için gereken tüm araçlarını kullanmaya hazır olduklarını belirtti. Powell, enflasyonun yüksek kalmaya devam ettiğini ve istihdam piyasasının sıkı olduğunu ifade ederken, %2'lik enflasyon hedeflerine bağlı olduklarının ve enflasyonu bu hedefe döndürmek için ellerinden geleni yapacaklarının mesajını verdi. Fed yetkilileri ayrıca bu yıl için faiz indirimi öngörmüyor. Fed’in enflasyonu düşürmek konusunda güçlü mesaj vermeye devam ettiğini ve gelen verilere bağlı olarak hareket edeceğini görüyoruz.
EUR/USD paritesi, Fed’in faiz kararının ardından doların güç kaybetmesi ile önemli direnç seviyelerini aştı. 1,08 direncinin aşılması sonrasında paritede görünüm daha da güçlenmiş durumda. Kısa vadeli yükselen trendde hareket ediyor. 1,08 destek haline gelirken, bu seviyenin üzerinde kısa vadeli yön yukarı görünüyor. 1,0910’un üzerinde 1,1030 hedef direnç olarak takip edilebilir. Ancak 1,1030 bir önceki zirve olduğundan parite bu seviyeye doğru yükselişte güç kaybına uğrayabilir.
Öte yandan; BIST 100 Endeksi son günlerde yaşanan sert satış baskısının ardından dün tepki alımları ile yükseldi. 4890 önemli kısa vadeli destek iken, endeks bu seviyeden gelen alımlarla kısa vadeli dip oluşum çabası gösterdi. Bu sabah yurt dışı borsalarda hava hakim iken, endeksin de buna paralel güne yukarı yönlü bir başlangıç yapmasını bekliyoruz. Endekste dünkü yaşanan tepki hareketinin bugün de devam ettiğini görebiliriz. 5020 ilk planda direnç konumunda iken, bu seviyenin aşılması ile kısa vadeli görünüm güçlenebilir ve yükseliş 5054-5137 dirençlerine doğru ileri taşınabilir. 4890 ana desteğinin üzerinde kalması dip oluşumu için önemli.
TCMB Para Politikası Kurulu (PPK) 23 Mart 2023 Perşembe günü toplanıp, faiz kararını saat 14:00’da açıklıyor olacak. Anketlere baktığımızda TCMB’nin politika faizini sabit bırakacağı yönünde beklenti daha ağır basıyor. Öte yandan, faiz indirimini bekleyen anket katılımcıları da azımsanmayacak sayıda görünüyor. Bizim beklentimiz önceki PPK toplantısında faiz indirme yolunu seçen ve sonrasında tüketici kredilerinin faizlerini düşürücü regülasyon değişikliği yapan TCMB’nin bu toplantıda da 50 baz puan faiz indirimi yapacağı yönünde.
Hatırlanacağı üzere geçen ay gerçekleşen PPK toplantısında piyasa beklentisine paralel 50 baz puan faiz indirimi gerçekleşmişti. Beklentimiz, ticari krediler ve mevduat arasında açılan negatif faiz farkından ve oldukça düşük, negatif reel faiz sunan kredi koşulları var iken TCMB’nin faiz indirimine gitmesine gerek olmadığı yönündeydi, ancak TCMB para politikası duruşunu gene de daha fazla gevşetmeye kararı vermişti.
TCMB’nın geçen ay faiz indirimini faiz karar metninde şu şekilde rasyonelize ettiğini değerlendiriyoruz: “Depremin üretim, tüketim, istihdam ve beklentiler üzerindeki etkileri” henüz tam olarak öngörülebilir değil, ancak yakın vadede ekonomik aktiviteyi olumsuz etkilemem potansiyeli var. Banka açısından “sanayi üretiminde yakalanan ivmenin ve istihdamdaki artış trendinin sürdürülmesi açısından finansal koşulların destekleyici olması daha da önemli” olmaya devam ediyor.
Ayrıca, metinde Kurul her ne kadar “bu ölçülü indirim sonrası para politikası duruşunun fiyat istikrarı ve finansal istikrarı koruyarak deprem sonrası gerekli toparlanmayı desteklemek için yeterli olduğu” görüşünü belirtse de Kurul “yaşanan felaketin etkilerinin en düşük seviyelere indirilmesi ve gerekli dönüşümün desteklenmesi amacıyla uygun finansal koşulların oluşmasını önceliklendirecektir.” açıklamasında da bulunmuştu.
10 milyondan fazla vatandaşımızın etkilediği depremlerin ardından yaklaşık 1,5 ay geçti. TCMB’nin yayınladığı haftalık kartlı harcama verisine baktığımızda, depremlerin hemen ardından hız kesen tüketim harcamalarının yeniden depremler öncesi hızlı artış trendine geri dönmüş olduğunu değerlendiriyoruz. Ancak, TCMB’nin yakından takip ettiği sanayi üretimine ilişkin göstergeler olumlu yönde seyretmiyor. Mevsimsellikten arındırdığımız haftalık elektrik tüketimi verisine baktığımızda, elektrik tüketiminin depremler öncesinin yaklaşık %10 altında seyretmeye devam ettiğini gözlemliyoruz. Öte yandan, Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin haftalık yayınladığı veri de haftalık ihracatın önceki 2 haftada ortalama 2 milyar USD’a gerilediğine işaret ediyor. Karar metinlerinde sanayi üretimi ve ihracatın artış trendine büyük önem atfeden TCMB’nin geçtiğimiz ay olduğu gibi yarınki toplantıda da faiz indirimine gitmesi şaşırtıcı olmayacağını değerlendiriyoruz.
Öte yandan, tüketim ve üretim, ihracat ve ithalat dengesinin hem enflasyonu hem de dış açığı arttırıcı yönde ilerlediğini değerlendiriyoruz. Özellikle depremler sonrası şehirleri yeniden inşa etme faaliyetleri başlaması kredi genişlemesinin daha da hız kazanmasını tetikleyebilir. Keza basında geçen kamu bankalarının sermayelendirileceği haberleri kredi artış hızında yeni bir ivmelenmenin eşiğinde olduğumuz anlamına gelebilir. Yıllıklandırılmış çeyreklik TP kredi büyüme hızı Aralık’tan itibaren %65-70 aralığında seyrediyor. Öte yandan, enerji fiyatlarındaki kademeli gerilemeye rağmen 12-aylık birikimli cari açığın Nisan itibariyle 55 milyar dolara (GSYH’nin %7’si) yükselebileceğini değerlendiriyoruz. Enflasyonun ise sene içinde %40’ın altına inme ihtimalinin ise gittikçe artan fiyat katılığı ile beraber gerilediği değerlendiriyoruz. Yıl sonu enflasyon beklentimiz olan %48’i ise korumaya devam ediyoruz.
Grafik 1 – Enflasyon (Beklentimiz) ve Politika Faizi