Brexit kararı sonrasında ilk toplantıda değişikliğe gitmeyen ancak bugün yapılacak toplantı için ön sinyal niteliğinde bir açıklama gerçekleştiren BoE, Ağustos toplantısında hem %0,50 olan faizleri %0,25 düzeyine çekti, hem de 375 milyar sterlin olan varlık alım programını 60 milyar sterlin artırarak 435 milyar sterlin seviyesine getirdi. Yedi yıl sonra faiz indirimine giden banka faiz indirimlerinin devamının da gelebileceğini belirtti. MB Başkanı Carney yaptığı açıklamalarda, ECB benzeri biçimde açık uçlu konuşarak şirket tahvil alımlarının kapsamının genişletilmesi, olası farklı para politikası alternatifleri gibi senaryoların piyasada konuşulmaya başlamasını sağladı. Brexit sonrasında 1.30 seviyesinden yukarı yönde anlamlı bir tepki yükselişi gerçekleştiremeyen GBP için 1.34 seviyesi altında kalındığı sürece kademeli olarak geri çekilme daha yüksek ihtimal olarak gözükmekte.
Japonya’nın açıkladığı 28 trilyon Yen tutarında ek teşvik paketi tam olarak beklentileri karşılamaktan uzak, ancak Japon Yen’i için de 100 seviyesi kritik eşik konumunda. Bu seviyeye yaklaşıldıkça önümüzdeki aylarda BoJ yeni adımlar atabilir.
ECB tarafında ise ek adımlar için beklentiler eylül ayına odaklanmış durumda, ekonomik verilerde ya da enflasyon beklentilerinde anlamlı bir düzelme yok ve Başkan Draghi’nin gerekenin yapılacağı konusundaki taahhüdünü piyasanın bir kez daha test etmesi beklenir. Bu ortamda da paritede 1.1250 düzeyine yaklaşılırken kar satışlarının artması normal karşılanmalı.
Anlaşılacağı üzere aşırı likiditenin sistemde bir süre daha kalacağı gözükmekte, bu da bizim gibi dışarıdan fon ihtiyacı yüksek dolayısıyla kırılgan olarak değerlendirilen ülkeler için iyi haber.