TCMB'nin verilerine göre, yurtdışında yerleşik kişilerin mülkiyetindeki hisse senedi stokları 1 Aralık haftasında önceki haftaya göre piyasa fiyatı değişimi ve kur farkından arındırılmış olarak net 116,5 milyon dolar azalış gösterdi. Toplam brüt stok ise 45,5 milyar dolardan 48 milyar dolar seviyesine yükseldi.
Aynı dönemde hisse senedinde yabancı payı portföy büyüklüğü açısından %65,38’den %65,13 seviyesine geriledi. Bu oran son durumda ise %65,04 seviyesinde bulunuyor.
İçeride son 14 yılın zirvesinde açıklanan enflasyon verisi sonrasında geçtiğimiz haftanın başından bu yana TL toparlanırken, BIST 100 Endeksi kısa vadeli alçalan trendini yukarı yönde kırmıştı. Dolayısıyla da endekste kısa vadeli görünüm olumlu hale geldi. Kısa vadede 108.500’ün üzeri 109 bin direncine yönelim açısından takip edilebilir. 107 bin desteği üzerinde endekste kısa vadeli görünüm olumlu kalmaya devam edecek.
Yurtdışında yerleşik kişilerin mülkiyetindeki devlet iç borçlanma senedi (DİBS) stoğu ise piyasa fiyatı değişimi ve kur farkından arındırılmış olarak net 102,3 milyon dolar artış gösterdi. Toplam brüt stok ise 29 milyar dolardan 30,2 milyar dolar seviyesine yükseldi.
Yabancıların DİBS portföyünün toplam pazar içindeki payı geçen hafta %21,6 (önceki: %21,2) repo hariç olarak DİBS stoğu içerisindeki yabancı payı ise %19,9 seviyesinde gerçekleşti (Önceki: %19,5)
Enflasyonda yukarı yönlü baskı ve TL’deki değer kaybı nedeniyle TCMB, %12,25 olan geç likidite penceresi faiz oranında 100 baz puanlık faiz artırımı gerçekleştirirken, TL likiditesini daha da sıkılaştırmış oldu. Öte yandan beklendiği gibi diğer faiz oranlarında bir değişikliğe gitmedi. TCMB’nin kararları sonrasında TL’deki değer kaybına bağlı olarak kısa vadede içeride tahvil-bono faizlerinde yukarı yönlü ataklar görebiliriz. Kısa vadede gösterge tahvilin bileşik faizinin %13, 10 yıllık tahvil faizinin ise %12 direncinin üzerindeki seyrine devam etmesini bekliyoruz. Gösterge tahvilde %13,50 ise destek konumunda.
